10 Ağustos'ta 12. Cumhurbaşkanı seçilen ve 28 Ağustos'ta görevi Abdullah Gül'den devralacak olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti MYK toplantısı sonrasında açıklama yapıyor. Erdoğan, genel başkan ve başbakan adaylarının Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu olduğunu açıkladı.
Erdoğan'dan önce Süleyman Soylu şunları söyledi:
Ak Parti kurulduğu günden itibaren bu büyük millete önemli tarihleri yaşatıyor. İşte bu önemli günü ve tarihi günü tekrar büyük milletimizle paylaşmak üzere 10 Ağustosta demokrasi hayatımızda ilk kez halkın oyuyla cumhurbaşkanı seçilen genel başkanımız başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan Bey'i kürsüye konuşmalarını yapmak üzere davet ediyorum.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Çok değerli basın mensupları, değerli yol arkadaşlarım, ekranları başında bizi izleyen aziz milletim öncelikle hepinizi en kalbi duygularımla selamlıyorum.
Birazdan sizler aracılığıyla aziz milletimize ve tüm dünyaya duyuracağımız MYK kararlarımızın ülkemiz milletimiz ve insanlık için hayırlara vesile olmasını rabbimden niyaz ediyorum.
AK Partinin ilgili kurullarında yapılan değerlendirmeler ve alınan kararlar Türkiyenin en büyük siyasi hareketi ve hükümeti olduğu için sadece bir partiyi ilgilendirmiyor. Türk siyasetinin ve ülke yönetiminin de geleceğini ilgilendiriyor. Hatta AK Partide yaşanan gelişmeler tüm bölge ülkeleri ve dünya kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.
Erdoğan salona Davutoğlu ile birlikte girdi ve yan yana oturdu.
Bu konuda kuyumcu titizliğiyle çok hassas bir çalışma yürüttük. Belli bir aşamaya gelmiş bulunuyoruz. Değerli kardeşlerim partimizi kurduğumuzda 14 ağustos 2001de bir açıklamamız vardı. AK Parti bütün işlerini istişareyle yapar. İstişareler neticesinde kararını alır ve onu uygulamaya koyar ve biz bugüne kadar bundan hiçbir zaman kaçınmadık, hiçbir zaman taviz vermedik. AK Parti grubunda MYKda genişletilmiş il başkanları toplantımızda milletvekillerimizle istişarelerimizde, arkadaşlarımızın görüş ve önerilerini aldık. Belediye başkanlarımız, il başkanlarımız, kadın ve gençlik kolları yönetimlerimiz düşüncelerini ortaya koydular. En son partimizin MYKda da meseleyi ayrıntılarıyla ele aldık ve bir sonuca vardık.
Şu parti ne dedi, diğer parti ne dedi, onlar adayını nasıl belirledi, belirliyor bunların hiçbirisi bizi ilgilendirmiyor. Ve biz hiçbir siyasi partinin kendi içinde müracaat etmediği yollara, tam aksine müracaat ederek kararımızı alırız olgunlaştırırız adımımızı da ona göre atarız. Şu anda da attığımız adım budur. Tüm birimlerimizle bu görüşmelerimizi yaptık. Bütün birimlerimizdeki kardeşlerimizin düşüncelerini aldık ve geldiğimiz nokta bugün MYKda da değerlendirildi.
Belirlediğimiz adayı açıklamadan önce burada birkaç hususu özellikle bizi gerek bu salonumuzda dinleyen, ekranları başında izleyen milletime de aktarmak istiyorum.
Biraz önce de ifade ettiğim gibi adayımızın belirlenmesinde gerçekten büyük bir zaman ayırdık. Her önemli kararda olduğu gibi bu kararda da sokaktaki vatandaşımızdan her kademede istişareler yaptık. Görüşleri önerileri eleştirileri çok dikkatli bir şekilde not ettik. Bu süreç içinde elbette bir çok sayıda isim öne çıktı. Şunu altını çizerek ifade ediyorum. Bütün istişare kurullarında öne çıkan isimlerin her biri bizim için değerli isimlerdir. Bu görevi omuzlayabilecek arkadaşlarımızdır. Partimiz içinden genel başkanlık ve başbakanlık makamına bu görevleri yapacak ehliyete sahip çok sayıda aday çıkmıştır. Bu da son derece gurur vericidir. Bu süreçte defaatle söyledim. Kim var denildiğinde, ben varım diyecek nice arkadaşımız olduğunu biliyorum. Kim var denildiğinde, işaret edilebilecek, bu davayı omuzlayabilecek çok sayıda arkadaşımız olduğunu da biliyordum.
Tam da tahmin ettiğimiz gibi bir değil iki değil çok sayıda arkadaşımız önerildi. Bir başka konu süreci suhulet içinde barış içinde dostluk ve kardeşlik hukuk içinde belli bir noktaya getirdik. Çok şeyler yazıldı, çizildi söylendi vesaire. Ama bunları duymadan götürmeye gayret ettik. Çünkü bu hareketin birliği her şeyin üstündedir. Meydanlarda dikkat ederseniz bir şeyi ısrarla söyledik, bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız dedik.
Partimiz içinde nifak çıkması, fitne çıkması için çaba sarf edenler, ellerini ovuşturanlar oldu. medyada çatışma çıkması için çok kirli operasyonların yapılmasına da şahit olduk. Partimizi karıştırmak için gayret gösterenler de oldu. Bunların hepsini biliyoruz ama bunları herkesle paylaşamayız. Partimiz bu operasyonların hiçbirine eyvallah demedi. Tuzaklara düşmedi. Şu ana kadar süreci çok büyük başarıyla, kardeşlik hukuku içinde buraya getirdik. Önümüzdeki hafta olağanüstü genel kurula kadar da bu süreç aynen böyle devam edecektir. Asıl imtihan olağanüstü genel kurulun ardından başlayacak, hem genel başkan seçilen, başbakanlık görevini üstlenen arkadaşlarımız, hem de onun çalışma arkadaşları önemli bir süreçten geçecekler. Bu süreci birlik içinde dava şuuruyla en güzel şekilde geçireceklerine yürekten inanıyorum.
Yeni Türkiyenin inşasında rol alacak yeni genel başkan takım oyunuyla ve ortak akılla yol yürüyecek AK Partinin bütünlüğünü her şeyin üstünde tutacaktır, hiç şüphem yok. Partimiz içinde ayrışma fitne çıkmasını bekleyenler, bugüne kadar olduğu gibi genel kurula kadar da, ardından başlayacak süreçte de inşallah hayal kırıklığına uğrayacaklardır.
İstişare süreçlerinde pek çok isim arasında elbette bir kişi seçecektik. Futbol oynadığım zamanlarda, hocamız maça çıkarken şunu söylerdi çocuklar kadro 18 kişi, ama sahaya çıkacak olan 11 kişi. Dolayısıyla 7 kişi yedek kulübesinde kalacak. Ben üçünü değerlendireceğim derdi. Tabi 11imizi sahaya sürer, 7 kişi orada kalırdı. Siyasetin de böyle bir, anlıyorum ki bir yapısı var. ve belli kriterler devreye girer ve siz bu kriterler üzerinden takımınızı oluşturursunuz. Hepsiyle yürümek mümkün değil. Siyasetlerde bu kriterlerden ilki, üç dönem kuralıydı. 14 ağustos 2001de koyduğumuz bu kural bugüne kadar bozulmadı, inanıyorum ki bozulmayacak.
Parti kademelerinde yine çalış mani yok. Bakın bakan yardımcılarımızın birçoğu bizim eski milletvekillerimiz. Büyükelçi olan arkadaşlarımız bile var. Bunların hepsi olabiliyor. Çalışmak isteyene alan bol. Ama parlamentoya giriş çıkışta biz tüzüğümüze bunu koyuverdik. Bir CHP MHP bunu yapamıyor. Buyurun bunu yapın. Birisi 16-17 senedir çakılı duruyor. Birisi malum. Millet istemiyor bunu. Millet diyor ki başarısız olduğunda çekil. Bizim daha önce söylediğimizi muhalefet CHPye söylüyor. Biz ne dedik, birinci olamazsak genel başkanlığı bırakırız.
Haber :
ETİKETLER : Yazdır
Çok Okunanlar
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor