?AKIL TUTULMASI SONA ERMELİ!..?
Erdemir'in iftarına basın yoğun ilgi gösterdi.. İftara çok sayıda gazeteci katıldı...
Erdemir’in iftarına basın yoğun ilgi gösterdi.. İftara çok sayıda gazeteci katıldı…
İftarda Erdemir’in yatırımları ile karşılaştıkları engellerle ilişkin detaylı bilgi veren Genel Müdür Oğuz Özgen, seçimden önce belediye ile koordineli çalışmaları olduğunu, mühürlemelerin seçim sonrası baş gösterdiğini söyledi
Erdemir Genel Müdürü Oğuz Özgen, Bağlık Tesislerinde gazetecilere verdiği iftarın ardından yaptığı açıklamada, dünya ve Türkiye ekonomisinin krizden çıktığını, krizin kimi ülkeleri teğet geçtiğini kimilerini de ağır şekilde etkilediğini söyledi. Türkiye'nin ve şirketlerinin 2008-2009 krizini başarıyla atlattığını düşündüklerini anlatan Özgen, şöyle konuştu: Şu anda bölgemizdeki birinci sorunumuz işsizlik. Çünkü kriz sırasında yüzde 7'lerde olan işsizlik oranı yüzde 10'lara çıkmış durumda. Bölgenin sanki tek istihdam kaynağı ERDEMİR gibi görünüyor. 6-7 bin kişinin istihdam edildiği tersaneler çok kan kaybettik Gerçekten bölge için büyük kayıp oldu. Bana, arkadaşlarıma, sendikamıza çok sayıda iş müracaatları oluyor. İşsizlik problemine çözüm olarak bazı yatırım projeleriyle istihdam yaratmaya gayret ediyoruz. Yapacağımız yatırımlarla 1-2 yıllık geçici de olsa personel istihdam etmeyi arzu ediyoruz. Bu da insanlara nefes aldırıyor. Biz istihdam yaratmaya yeni tesis kurmaya gayret ederken tesislerimize ruhsat alamıyoruz. Fırının bakımını yapacağız. Yeniden oksijen fabrikası kuruyoruz. Yaklaşık 500 milyon dolarlık bir yatırım paketi var. Çevreye yatırımlarımız mevcut. Bunlar sadece para olarak ölçülmemeli. Yatırımlar, bizi yeniden modernize edecek unsurlardır. ERDEMİR Grubu olarak dünyada 30. sırada, Avrupa'da 10, Avrupa Birliğinde ise 5. sıradayız. Yüksek teknolojimiz, dünyada rekabet edebilecek bir kalitemiz var. Yeni tesisler kuracağız. Müteahhit firmalar da buralardan iş alacaklar, yeni istihdam alanları açılacak. Ancak içeride tesis mühürleniyor. Fabrikanın kapısını da mühürleyelim, hep birlikte kurtulalım. Bu akıl tutulmasıdır, başka bir şey değildir. Ben tesis kuracağım, belediye ruhsat vermeyeceksin. Bu durumda ben nasıl istihdam yaratacağım?'' Belediye yetkilileriyle geçen yıl bir araya Şirketin kuruluşundan buyana ruhsat alınmamış ve kullanılan binalar var. Bunların bu şekilde kullanılması vicdanımıza sığmıyor, hukuka uygun işlem yapmak istiyoruz.
BELEDİYEYE TOPLAM 19 ADET DOSYA GÖNDERDİK
“ Bu şekilde ruhsatsız da çalışmak istemiyoruz. Ben, 'ruhsatımı ver, sana para vereyim' diyorum. 2010'da belediye ruhsat için 42, 2011'de 19 dosya gönderdik. Seçimlere kadar da çalışmaları koordineli ve iyi bir iş birliği ile devam etti. Bu sürede de binaların 13 adedine ruhsat, 6'sına da kullanım izni aldık. Fakat seçimlerde ne olduysa akıl tutulması başladı, seçimden sonra da mühürlemeler yaşandı. Seçimler halkın özgür iradesidir. Halk tercihini kullanmıştır. Burada iyi niyet ile art niyet arasında ince bir çizgi var. Bunu da insanların ayırt edebilmelerini arzu ediyorum. ERDEMİR düşmanlığı yaratmanın kimseye faydası olmaz. Yaklaşık 500 milyon dolarlık bir yatırım paketi var. Çevreye yatırımlarımız mevcut. Bunlar sadece para olarak ölçülmemeli. Yatırımlar, bizi yeniden modernize edecek unsurlardır. ERDEMİR Grubu olarak dünyada 30. sırada, Avrupa'da 10, Avrupa Birliğinde ise 5. sıradayız. Yüksek teknolojimiz, dünyada rekabet edebilecek bir kalitemiz var. Yeni tesisler kuracağız. Müteahhit firmalar da buralardan iş alacaklar, yeni istihdam alanları açılacak. Ancak içeride tesis mühürleniyor. Fabrikanın kapısını da mühürleyelim, hep birlikte kurtulalım.
Bu akıl tutulmasıdır, başka bir şey değildir. Ben tesis kuracağım, belediye ruhsat vermeyeceksin. Bu durumda ben nasıl istihdam yaratacağım?'' Belediye yetkilileriyle geçen yıl bir araya geldikleri vurgulayan Özgen, şöyle devam etti: ''Şirketin kuruluşundan buyana ruhsat alınmamış ve kullanılan binalar var. Bunların bu şekilde kullanılması vicdanımıza sığmıyor, hukuka uygun işlem yapmak istiyoruz.”
"RUHSATLARIMI VER PARANI AL"
“ Bu şekilde ruhsatsız da çalışmak istemiyoruz. Ben, 'ruhsatımı ver, sana para vereyim' diyorum. 2010'da belediye ruhsat için 42, 2011'de 19 dosya gönderdik. Seçimlere kadar da çalışmaları koordineli ve iyi bir iş birliği ile devam etti. Bu sürede de binaların 13 adedine ruhsat, 6'sına da kullanım izni aldık. Fakat seçimlerde ne olduysa akıl tutulması başladı, seçimden sonra da mühürlemeler yaşandı.. ERDEMİR düşmanlığı yaratmanın kimseye faydası olmaz. Ruhsat cezaları için 3,8 milyon lira verdik. Verelim, yeter ki ruhsatlarımız verilsin. Bunun dışında festivale yardım, çeşitli sponsorlukları ayrı tutuyorum. Ereğli Belediyesine, halka hizmet olduğu gerekçesiyle suyun metreküpünü 32 kuruştan veriyoruz. Yılda 5 milyon metreküp su sağlıyoruz. Belediyenin ise 2011'in 7 ayında bana ödediği ve halka sattığı fiyat farkından oluşan karı 4,7 milyon liradır. Bu bizim verdiğimiz hizmet değil de nedir. Ben kısaca şunu söylemek istiyorum Erdemirin çevreyi kirlettiğine dahil dedikodular dolaşıyor ama ben şunu söylemek isterim Ereğli’de yeni doğan bir bebeğin bile çevre kirliliğinden şüphesi olmasın. Yine sizlerde bizlerde çok yoğun bir dönem geçiriyoruz ama yapacak bir şey yok buda böyle bir dönem aklın tutulduğu bir dönem. Bu aklın tutulması en gencimizden en yaşlımıza kadar devam ediyor maalesef. Bun bu şelide ticaretini ben yapmıyorum alınan kar yani kazanç çok fazla bu şekilde satmak yada pazarlamakta bize yakışmaz belediye buradan bu şekilde vatandaştan paraları topluyor. Bunların hepsini toplayın ve çeşitli illerle ilçelerle karşılaştırın. Fabrikada 600 tane mühendis çalışıyor bunların her biri kendi alanlarında uzman benim işçimde Türk metal ile birlikte en yüksek maaşı alan ücreti alan işçidir bunu da açıklamak istiyorum. Gerektiğinde personel gerektiğinde fedakâr bir işçidir. Erdemiri dünya şirketi yapanlar işçilerimdir onlarla gurur duyuyoruz. Sendikamızla 25 yılı aşan bir süredir beraberiz etle tırnak gibiyiz özleşmiştir artık örnek birliktelik ve beraberlik vardır. Buda işin dogasıdır. Önemli olanda budur zaten bir iş yerinde huzursuzluk varsa o işyerini yöneltmekte zorlanırsınız biz 2008 krizinden el elle çıktık. Hep birlikte bi çözüm ürettik ve sendikamız her türlü arkamızda oldu ve bizleri destekledi. Yapacak bir şey yok bu iş Erdemir’i sevme işi Erdemir’e düşmanlık aşılamak gibi bir şey olamaz erdemiri seveceksiniz bu havayı soluyorsanız. Sayın Çöbekoğlu eski belediye başkanımız şimdiki belediye başkanımızı ziyaret ederek demiş ki Erdemir’i ilk mühürleyen benim diyor çok övünecek bir şey bu herhalde yeni belediye başkan’da eminim şu lafı kullanmıştır eminim sen benden geride kaldın ben 16 kere mühürledim demiş olabilir buna adım gibi eminim.”
ERDEMİR'İN ANA KAPILARINI DA MÜHÜRLEYELİM
“ Şimdi Bu işin tek bir çözümü var Erdemirin ana kapılarına mühürü vuralım herkez rahatlasın. Dünya yeni,yeni bir krizden çıkıyor kimi ülkeleri bu teğet geçti kimi ülkeleri ise ağırdan etkiledi ama bizim tesisimiz bizim bu ekonomik krizin daha devam edeceğine işarettir. Bugün bu günlerde İtalya, ispanya, Yunanistan, bu gibi ülkelerinde etkilendiğini çok yakından görüyoruz. Biz bu krizi 2009 yılında atlattığımızı düşünüyoruz. Şu andaki ilk çözmemiz gereken konu işsizlik ben bunu bölge için söylüyorum bölgenin can damarı Erdemir gibi görünüyor Tersanelerde çok kan kaybettik. Toplam 7000 kişinin işsiz kaldığını biliyoruz gerçekten bölge için çok büyük bir kayıp oldun bugün Zonguldakta’da ayni problem var TTK ayakta özel ocaklarda ayakta kişi başına gelirimiz bundan 10 yıl önce 10 Bin Dolar iken şu anda 1500 Dolara kadar düşmüş durumda bana ve arkadaşlarıma en sizlere iş müracaatlarını söylememe gerek yok herhalde sizler çok iyi biliyorsunuz. Şu anda bölgenin birinci konusu bu peki biz napıyoruz biz 7000 kişiyi çıkarsak işten ve bir bu kadar daha işçi alsak bu probleme çözüm bulamayız ama probleme nasıl çözüm buluruz onu düşünmeliyiz. Oypa buna modeldir buda bir nefes aldırıyor asgari ücretle de olsa yinede nefes aldırıyor. Hal böyle iken biz istisham yaratmaya çalışırken yeni tesis kurmaya çalışırken ben kuracağım tesisime ruhsat alamıyorum. Bugün belediyenin görevi köstek olmak değil çalışana yardımcı olmaktır ben belediyeden yerde istemiyorum. Belli bir yerde istemiyorum ben kendi bölgeme yer kurmak istiyorum. Ama bu tür güçler bizleri yıldırıyor. Bakın yatırımlar geliyor kok fabrikası kurulacak 250 milyon dolar yüksek fırını yeniden yapacaz yeni bir oksijen fabrikası kuruyoruz. Ama belediye mühürlüyor az öncede dedim Bu akıl tutulmasıdır. Krizi çok az zararla attlatık benim diğer fabrikalardaki arkadaşlarım arıyor ve bana dedikleri krizi nasıl bu kadar zararla atlattınız diye Türkiye de en az büyük sektörde krizden etkilenmeyen bir firmayız. Bizlerin ekmekle oynamak yada işten atma gibi bir niyetimiz yok bunu herkes bilsin. Biz alın terinin de ne olduğunu biliriz ekmeğinde ne olduğunu biliriz. Yaptığımız her iş kanun önünde olan,olan işlerdir hukuken kendini kanıtlanmış işlerdir zaten yaptığımız işler. Altında benim imzam var genel müdür olarak. Erdemir ve taşeron firmalarında çalışan çocukların hepsi kendi çocuklarımızdır onları asla ayrıt edemeyiz. “
AKIL TUTULMASININ SONA ERMESİ LAZIM
“ Sunu söylemek isterim bu akıl durmaların hepsi seçimden sonra oldu seçime kadar her şey çok güzeldi bütün ruhsat işlemlerimiz çok güzel işleniyordu ama ne yazık ki seçimden sonra oldu orada olan insanlar zannediyor ki erdemirin destek olmadığını şunu söylemek isterim oy Allah ve Kul arasında olan bir durumdur ben eşime bile laf geçiremiyorum perdenin arkasında herkez özgür her kez özgür bunu söylemek zaten ayıp. Bunu ben istiyorum Oyak istiyor ver ruhsatımı al paranı işte neden bu işi zorlaştırıyorsun ki. Seçimler halkın özgür iradesidir. Halk tercihini kullanmıştır. Burada iyi niyet ile art niyet arasında ince bir çizgi var. Bunu da insanların ayırt edebilmelerini arzu ediyorum. Ben ceza ya da razıyım kimsenin diline düşmeyelim yok. Ereğli belediyesi şaka bir yana gerçekten çok zengin bir belediye diyebiliriz. Ama akıl durması var ortada. buralar için ruhsat işi için çok caba sarffetik Ruhsat genel müdür yardımcımız çok iyi biliyor dosya getiriyoruz kayır ettirmek istedik kayıt vermiyorlar. Sonra ne yaptık noterden tesbit ettirip dosyaları kayıt altına aldıramaya başladık Şimdi hepimiz akıllı insanlarız bunu ayırt edebiliriz bu bir mesaj yıkım kararı alıyorsun hani iş birliği koordinasyon ben her şeye varım hukuken bütün iş birliğine bu sorunu çözelim belediyede kazansın bizlerde işlerimizi yürütelim. Ereğlin hem girişinde hem de çıkışında sevgi barış dostluk diye yazmışız hani nerede bu ama bunu devam ettirmek lazım bunu devam ettirmek bizim ya da Türk metal sendikasının başkanının yapacağı bi r iş degil sokaktaki simit satanında görevi, esnafında görevi, pazarcının da görevi bu insanlara kurumsal bir sorunluluk yüklüyor. Ben ileride ne oldur bilemeyiz belediye ile bir uzlaşma gibi bir durum olur mu bunu zaman bıraktık. Bizler üzerimize düşen bir çok görevi yaptık reklamda yapmak istemiyoruz bir çok okul spor salonları saptık sahalar yaptık yetmedi yelken kulübü dernek binaları yaptık biz üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız bunu herkes bilsin bizler sevgi barış dostluk kriterleri içinde üzerimize ne düşüyorsa yapıyoruz bundan kimsenin şüphesi olmasın. bizler borsada olan bir firmayız yabancı yatırımcı bile belirli zamanlarda bize hesap soruyor kardeşim benim paramı ben nereye yatırdım ne oldu ne yapıyorsunuz siz diye bunları bir bütün olarak değerlendirmek lazım ama biz bir rakamla konuşmamız lazım tesis konusunda her sene bir tesis yaptık bunun önceliğine göre başkadır herkesin bakışı farklıdır. Bana göre de farklıdır herkes diyor ki erdemir bu kadar yatırımda birde okul yapsın ama bana göre belki öncelik farklıdır herkesin düşüncesine saygılıyız. Para benim ne yapacağıma ben karar veririm sektörün en yüksek parasını alıyor benim çalışanım üç toplu iş sözleşmesi dönemi geçirdik biz krize rağmen çıktık biz bir aileyiz bunu herkes biliyor. Biz halen sağduyulu davranıyoruz kurum ve kuruluşlar yüzüne halkı üzemeyiz öyle bir ihtimali hiçbir zaman düşünmedik düşünmeyiz. Bu doğru olan bu Ereğli belediyesinin bizlere borcu olabilir bizlerinde bu suyu kesmek gibi düşüncemiz yok halkı mağdur etmek gibi bir şansımız yok zaten. Kişilerin hepsi bende dahil arkadaşlarımla beraber kalıcı değiliz ama kurumlar her zaman kalıcıdır. Erdemir’deki her taşın altından 1965 yılından bu zamana kadar çalışanların emekleri vardır. Bu şirket kolaylıkla dünya şirketi haline dönüşmedi gurur duyulması gereken bir tesis bu tesise sahip çıkmalıyız gençlerimiz çocuklarımız buradan ekmek yiyecek var mı buradan bir tane daha arkadaşlar bunu söyleyin bana. Erdemir sahasını bile kapattılar Ereğli de tek bu saha ya burayı neden kapattınız herkes buradan faydalanıyordu. Maçlar burada oluyordu ya veriyim parasını neyse halledelim. ya ne ödenecekse ödenecek yeter ki temizleyelim kapanan yerler açılsın işçilerimiz ekmek yemeğe devam edelim.”
Haber :