Aydın, "Sokakta gezen 3 gençten 1'i işsiz!.."
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Necmettin Aydın ve Zonguldak 1.sıra Milletvekili Adayı Şahin Kalça 12 Haziran tarihinde yapılacak oyan genel seçim öncesinde Türkiye ve Zonguldak'taki seçim atmosferini Kent Otel'de gerçekleşen basın toplantısı ile değerlendirdi
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Necmettin Aydın ve Zonguldak 1.sıra Milletvekili Adayı Şahin Kalça 12 Haziran tarihinde yapılacak oyan genel seçim öncesinde Türkiye ve Zonguldak’taki seçim atmosferini Kent Otel’de gerçekleşen basın toplantısı ile değerlendirdi
Basın Toplantısına Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Necmettin Aydın ve Zonguldak 1.sıra Milletvekili Adayı Şahin Kalça, Merkez İlçe Başkanı Yusuf Çetin ve Gençlik Kolları Başkanı Abdullah Püren katılırken, AK Parti iktidarının ülkenin başına 9 yılda dokuz kara bela getirdiğini belirten Aydın, istatistiki verilere dikkat çekti. İşsizliği günden güne arttığını ve bugün sokakta gezen 3 gençten 1 tanesinin işsiz olduğuna dikkat çeken Aydın yaptığı konuşmada, “Bugünkü siyasi iktidar dokuz yılda ülkenin var olan önemli sorunlarının her birini büyüterek büyük bir kara belaya çevirdi. Bu gün ülkemizin başında en az dokuz büyük kara bela dolaşmaktadır . Her biri patlamaya hazır bomba gibi,büyük çöküntüler meydana getirecek büyüklüktedir.Bunlar; manevi tahribat yapmaktadır. Bu iktidar dönemindeki kadar manevi tahribat hiç olmamıştı. Öncelikle bu günkü eğitim sistemi materyalist bir felsefeye dayanmaktadır. Manevi değerlerden yoksun işsiz bîr gençlik yetiştirilmektedir. Bunu en iyi sayın başbakan 'gençlik sere serpe uzanmış yatıyor' diye ifade edilmiştir. Diğer taraftan başta TV'ler olmak üzere tüm iletişim araçları milli manevi değerlere savaş açmış durumdadır. Ayrıca siyasi iktidar dinler arası diyalog konsepti ile milletimizin milli manevi değerlerine bağlılığının zayıflamasına, kültürel yozlaşmaya yol açacak tutum sergilemektedir.
İŞSİZLİK; Genç işsizlerde(18-24) işsizlik oranı %25’lerdedir. Üç gençten birisi işsizdir. Bir diğeri ise taşeronluk sisteminde asgari ücretin bile altında köledir. Gençlik gelecektir ve gelecek karanlıktır.
YOKSULLUK; Bu dönemde açlık ve yoksulluk oranlarının toplamı TÜİK verilerine göre %23’tür. Aslında bu üçte birdir. Yani bu dönemde üç kişiden birisi yoksul ve açtır. Gelir dağılımı bozukluğu sıralamasın da dünyada sekseninci sıralardayız. Adaletin olmadığı yerde bir iktidardan bahsedilemez.
YOLSUZLUK; Dünya saydamlık örgütünün mart 2011 verilerine göre dünya 56 siyiz. Yani bu ülkede hiç bir iş rüşvetsiz, torpilsiz olmuyor demektir. 16. büyük ekonomiyiz diye böbürlenen bir siyasi iktidar için bu yüz kızartıcı bir durumdur. Adaletin anayurdunda bu tablo çok çirkin bir durumdur.
DIŞ BORÇ; Hazine müsteşarlığının mart 2011 raporuna göre Türkiye'nin toplam dış borç stoku 290 milyar dolardır. Bu 2002de 129 milyar dolardı. Borç/milli gelir oran hikayesi bir soygun formülüdür. Milli gelir bir hikayedir. Borç ise keştir, nakittir. Türkiye yirmi yıldır özelleştirme yapmakta en kıymetli varlıklarını satmış yirmi yılda 50 milyar dolar gelir elde edebilmiştir. Bütçesi açık ,dış ticareti açık bir ülkenin bu borcu ödemesi mümkün değildir. Bu dış borç öldürür, iç borç süründürür.
CARİ AÇIK; Sayın Başbakan'ın çok sevdiği borç /milli gelir oranına göre Türkiye cari açıkta %8 le Portekiz' den sonra Avrupa'nın en kötüsüdür ve kabul edilebilir sınır %6dır. Uçurumun kenarındayız.
İÇ BORÇ; a) kamunun iç borç stoku 357,5 milyar ti ye ulaşmıştır.b)İç piyasadaki Tüketici ve ticari krediler ise 600 milyar ti yi bulmuştur. Asıl soygun bu kalemde yapılmaktadır. Bankacılık sisteminin %70 i yabancılarındır. Bu gün piyasadan % 6-7 faizie(800 milyar TL’yi aşkın) para toplamaktadırlar ve bunu ortalama% 35 faizlerle(konutta %20-Kredi kartında %60 ) iç piyasaya dağıtmaktadırlar. Bankalar yabancının, içindeki para bizim, dört beş kat (faiz)kar yabancının, borç bizim. Bu vahşi bir soygundur.
ÜRETİM; Türkiye'nin milli üretim gücü yok edilmiştir.Ülkemiz tarımdan-sanayiye , uluslararası üretim kartellerinin montaj üssü haline getirildi. Kullandığımız teknoloji ürünlerinin 70 nin 10 nunu biz üretiyoruz. Gelişmişlik ölçüsü kullandığımızın üçte ikisini kendimiz üretmektir. Tarla bizim , çalışan biziz ama kullandığımız makine ,attığımız tohum ,döktüğümüz gübre-ilaç ,kullandığımız mazot elin.Onun için ürettiğimizin en iyisini de bizden ucuza el yiyor , biz kuru ekmeğe soğana talim.
DIŞ POLİTİKA;Tam bir felakettir. Avrupa birliğinden Kıbrısa , Ermeni meselesinden Güney Doğu meselesine kadar hiç bu derece köşeye sıkışmamıştık. Bu iktidar tehlikeli şekilde bütün dış konulu taşlan yerinden oynattı. Hepsi bir büyük heyelana dönüştü ve ülkemizin üzerine geliyor.
Sonuç olarak dokuz önemli meselemiz dokuz büyük belaya dönüştü . Bir tanesi bile altından kalkamayacağımız sonuçlar doğurabilir. 12 haziran seçimleri büyük bir fırsattır. Yalnız AKP'den kurtulmak yetmez. Bu belaları savuşturacak Milli Görüş iktidarı şarttır.
BAŞBAKAN TTK’YI GÖZDEN ÇIKARTTIĞINI İTİRAF ETMİŞTİR!..
Aydın’ın ardından konuşan Kalça ise AK Parti hükümetinin 9 yıllık zaman zarfında Zonguldak’ı gözden çıkarttığını ve TTK’nın kapatılma eşiğine geldiğine vurgu yaparak, “Malumunuz 12 Haziran tarihinde seçim gerçekleşecek ve bu anlamda sizlerle bire birde görüşmemiz ve sizin sorunlarınızı, isteklerinizi görmek istedik. İnşallah yarın bir gün birlikte bu memlekete birlikte hizmet ederiz. Yıllardan beri yapılan seçimlerin ardından birçok iktidar ülkenin başına geldi. Ama maalesef nerden seçildilerse oradan başka bir yere hizmet yapmadılar. Gerçekten işçinin alın terini, emeğinin karşılığını geçmiş dönemlerde nasıl Refah Partisi verdiyse inşallah bugünde Saadet Partisi verecektir. 1996-97 yıllarında Türkiye’de 500 bin sendikalı işçi ilk defa burnu kanamadan 3 ay gibi kısa bir zaman zarfında sözleşmelerin nasıl bitirildiğini ve sendikalar yüzde 70 zam isterken Erbakan hoca yüzde 107 zam verdiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. O dönemimizi çok iyi bilen menfaat gurupları bizi iktidardan uzaklaştırmaya çalışıyorlar. O dönemde işçimizin yüzü güldü. Bizim zamanımızda sözleşmeler 3 ayda bittiği gibi sözleşme farkları sözleşme bitmeden avans olarak ödendi ve yüzde 107 ile Eşel Mobil sistemine geçildi. Şu anda işçi yüzde 2 zam ile oyalanıyor. Son 10 yıldır halkın geliri artmadı. Her kesim bankalar borçlu. Biz yine geleceğiz ve yüzde 50 zam yapacağız. Özellikle ülkemizde taşeron zihniyetinin kaldırılması lazım. Bizim iktidar olduğumuz dönemde Zonguldak’ta 120 bin emekli vardı. O gün 100 TL alan emekliye bir yıl içinde biz 220 TL para verdik. Ama bunlar halkın kafasını karıştırmaya çalışıyorlar. En küçük bir misal vermem gerekirse; Başbakan Zonguldak’a mitinge geldi. Madenci Anıtının önündeki o alanı hepimiz biliyoruz. Taş çatlasın o alan en fazla 10 bin kişi alırken, teknoloji sistemi ile sanki meydan 100 bin kişi varmış gibi televizyonlardan vererek adeta bizi de şaşırttılar. Demek ki, bunlar her İl’de yaptıkları mitingde böyle vatandaşın gözünü boyayarak, insanlar bunlara oy veriyor. Meydanları dolduruyorlar diyerek kendilerine yönlendirmeye çalışıyorlar. Halbuki, meydanlar bunların teknoloji sisteminde gösterdiği gibi kalabalık değil!..Kimin halktan yana olduğunu kimin rantiyeden yana olduğunu milletimiz anlasın diyerek bizler geziyor ve anlatıyoruz. Biz işçinin alın terini ve emeğini bilen bir partiyiz. Saadet Partisi’nin iktidar olması halinde 2 yıl içinde TTK’ya 5 bin+5bin olmak üzere toplamda 10 bin işçi alacağız. Bizler emeğin ve emekçinin hakkını savunan partiyiz. Bu anlamda desteklerinizi bekliyoruz.” dedi.
Haber :
ETİKETLER : Yazdır