Yeni Ufuk’un Görüşü
1950’li yıllarda, Ankara Radyosunun yerel basına dönük bir “yazdırma servisi” vardı. Spiker; dış ve iç haberleri, daktilo veya elle yazım süresini dikkate alarak ağır ağır okur, o işle görevli gazeteci de bunları tape ederdi.
Yazdırma Servisinin haberleri tabii devletin imbiğinden süzülmüş haberler olurdu. Servisin günlük haber portföyünde/menüsünde eleştirel haberler bulunmazdı elbette…
Yerel gazeteler için büyük kolaylıktı bu. Radyonun yazdırdığı haberlerin önemlileri kimi zaman manşetten kullanılır, genelde ise “Yurt Haberleri” sayfasında değerlendirilirdi.
O dönemde, hatta 1980’lere kadar, yerel basın için günlük “Polis Bülteni”de yayınlanırdı. Bültende güncel polisiye olaylar (trafik kazaları, hırsızlık, uyuşturucu, yaralama, cinayet vb.) yer alırdı. Sadece birkaç satırla ama ! Olaya adı karışanların isimlerini de kodlanarak verilirdi. Deneyimli masabaşı gazetecileri bunlara taklalar attırır, sulandırır, magazinel başlıklar çıkar, kimileri manşetlerde bile kullanırdı…
Devlet bu yolla yerel basına hem destek olur ve hem de bir anlamda manipule ederdi…
O günlerden bu yana köprülerin altından çok sular aktı. İletişim imkanları dev ilerleme gösterdi, basın teknolojisi gelişti, sahada çalışan gazeteci sayısı arttı. Basın artık dış ve iç haber ihtiyaçlarını kendi olanakları ile veya ajanslara abone olarak karşılayabiliyor. Haberler artık, direk olarak da ticarete konu olan bir meta haline geldi. Birkaç ajansa abone olacak maddi gücü bulunan yerel gazeteler/siteler çok haber yayınlayarak bunun karşılığını ilan-reklam-abone olarak devşiriyorlar…Gazeteleri artık sadece devlet ajansı değil, özel ajanslarda manipüle ediyor…
Ama tümünü değil ! Ayrıca polisiye, magazinel ve dedikodu türü çok haber yayınlama da her zaman çok okur çekemeyebiliyor; gazete okurları da bilinçlendi artık. Birbirinin aynı ve kamuoyunu çok da ilgilendirmeyen haberlerden çok, araştırma nitelikli özel haberlere ve fikir yazılarına daha çok itibar ediyorlar…
Basındaki bu gelişmeler, basının tarih öncesinden kalan dinazorların azalmasına yolaçtı, ama tükenmediler !
Oturdukları yerde kimsenin okumadığı basılı gazete çıkartanlar da hâlâ “gazete” kabül ediliyor; bunlara kamu kuruluşları abone bile olabiliyor ! Kamu kaynakları bu asalaklara kanalize ediliyor…
Bakalım bunun sonu ne zaman gelecek ?
Bu konuda özel sektör de basına destek politikalarını gözden geçirmelidir artık ! İşlevsiz yayınlara destek olmak, işlevsizliği teşvik anlamına gelir ve geliyor !..
Yeni Ufuk
Haber :
ETİKETLER : Yazdır
Çok Okunanlar
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor