Candan'dan Posbıyık'a ağır sözler!..

 

Candan,Kdz. Ereğli'de yaşanan gerginlik ve kavgadan beslenen beslenen kişi olarak bahsettiği Posbıyık'ın yüzünden Ereğli'ye yatırımcının gelmediğinin altını çizen Candan "bu kavgalar ilçeye zarar veriyor. Bu kent göç veriyor veya göç verme aşamasında. Biz burada birlikte yaşıyorduk bu birlikteliği de sağlamak zorundayız. 3 kuruşluk siyasi menfaatlerimiz için koskoca bir kenti yakamayız, ben yakamam. Ben Ercan Candan olarak bu kentte sadece benim gitmem ile bu kent düzelecekse hepinizin önünde söz veriyorum istifamı basarım" dedi.

 

AK Parti Zonguldak Milletvekili Ercan Candan, AK Parti İlçe Teşkilatında düzenlediği basın toplantısına yoğun katılım vardı. İlçe Başkanı Adem Öztürk ve yönetim kurulu üyeleri, Gökçeler Belediye Başkanı Bekir Çolak, Gülüç Belediye Başkanı Aydın Güngör, Çaylıoğlu Belediye Başkanı Rıftı Gültekin, bazı belediye meclis üyelerinin de katıldığı toplantıda Milletvekili Candan, gündemde yer alan konulara ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

 

 

Yaklaşık 2 haftadır Zonguldak'a meclisteki yoğun çalışma nedeniyle gelemediğini belirterek açıklamasına başlayan Candan açıklamalarında 'Zonguldak Büyükşehir olamadı büyük üzüntü duyuyoruz ama belki meclisteki diğer arkadaşlarımızın dediği güzel bir şey var bu işten en güzel Zonguldak karlı çıktı iki ilçe kazanıldı. Bizim de Bartın ile yakınlaşmamız olabilir Meclis Başkanımız Köksal Toptan bunu gündeme getirmişti belki daha farklı bir şey olabilir' dedi. 

 

Candan şunları söyledi:

 

"..Bizim yokluğumuzda birçok gelişmeler oldu. Bilgilendirme toplantısı yapalım dedik. Bu toplantıyı 2 kısım olarak ayırmak istiyorum birincisi negatifler diğeri pozitifler. Bir öğretmen evi meselesi aldı gidiyor Kdz.Ereğli'de. Ben Öğretmen evinin durumunu anlatayım. Türkiye'de 100'ün üzerinde öğretmen evi kapatıldı. Neden kapatıldı biliyor musunuz? Performansı yüzde 30'un altında olduğu için. Ereğli'de değil yüzde 30 performans yüzde 1 bile yok, böyle bir öğretmen evi kağıt üzerinde açılmıştı fiiliyatta böyle bir öğretmen evi yoktu."

 

 

İlçe Milli Eğitim Müdürü ve Öğretmen Evi Müdürü ile birlikte Ankara'ya gidip genel müdürümüz ile görüştük. Tanıdığımız bir arkadaşımızdı böyle bir öğretmen evi yok zaten burayı açmayacağız, ancak ve ancak biz burayı ihaleye çıkacağız ve özele vereceğiz biz sadece işletme ruhsatını kendilerine vereceğiz. Bize iki tır dolusu malzeme gönderdiler belli bir oranda tefrişatı yapıldı.

 

 

"..Öğretmen evi yapmak belediyenin işi değildir herkesin görev sorumlulukları görev yetki alanları vardır. Açarsınız yönetmelikleri kanunu bakarsınız kimin işidir. Destek verilir hayhay hiç bununla sıkıntımız yok. Fakat işi siyasi polemiğe getirmek doğru değil. Biz Kdz.Ereğli'de iş yapmaya çalışıyoruz, dolayısıyla burada iş yapmaya çalışıyor olmasaydık 49 yıllığına Kdz.Ereğli Limanını Kdz.Ereğli Belediyesi'ne vermezdik. Atatürk Kültür Merkezi'ni hazineden alıp belediyeye verilmesi için onca koşturmazdık. AKM'nin yapım masraflarının yüzde 50'sini tutup Kültür Bakanlığına yüklemez gidip ricacı olmazdık."

 

 

"..Kdz.Ereğli'nin menfaatine olduğu için yapıyoruz. Daha yeni 10 gün önce ben sabahlara kadar çalışırken gittik, mahalle idareler genel müdürlüğünden buradaki terminalin yeni yerinin yapılmasının iznini çıkardık. Yani bunları biz siyasi düşünüyor olsaydık 'ben yorgunum derdim daha sonra bakarız' derdim. Bizim için önemli olan Kdz.Ereğli'ye Zonguldak'a gelecek yatırımlardır. İş Kdz.Ereğli'nin menfaati ise işimizi gücümüzü bırakır ona bakarız. Biz burada siyasi davranmak zorunda değiliz kaldı ki Kdz.Ereğli zor günler yaşıyor. Bir sürü esnaf iflas ederken, esnaflar zor durumda iken bizim tutup gündemi değiştirecek farklı şeylerle uğraşmamız olamaz."

 

 

"...Bitmeyen bir problem orası.  Daha önceki basın toplantısında da bir yazı gösterdik. Buranın alt yapısının yapılması gerekiyor bunlar yapılmadığı sürece biz sadece göz boyayacağız. 3-5 aylık asfalt sonra çatlamalar olacak ve sonra bir asfalt daha. Biz artık bu tür huyları bıraktık. Göz boyama geleneğini bıraktık. Siyasilerimizde siyaset ile uğraşacak olanlar da unutsun bu devir geçti. Böyle olmuş olsaydı Gülüç tarafından diğer tarafa yolların 10 defa bozulması gerekiyordu. Biz o yolun altına deplase edeceğiz, bir kere yapacağız ama adam gibi yapacağız. Bunu herhangi bir siyasi olaya çekmenin anlamı yok. Bir gerginliğe getirmenin de bir anlamı yok. Orayı bir kere yapalım ve orası hakkında da konuşmayalım. Yapacağımız işler kalıcı olsun."

 

 

"...Bir öğretmen evi bir Kışla yolu bahane edilerek bir kentte sürekli gerginlik var ise buraya yatırımcı falan gelmez. Hiç kimse kavganın olduğu yere gürültünün olduğu yere gitmek istemez. Ben yatırımcı olsam bende buraya gelmek istemem böyle bir durumda. Şehrin birlik ve beraberliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. Esnafların kendi arasında bir platform oluşturma çabasından da haberimiz var. Kimin ne yapmaya çalıştığını da biliyoruz."

 

 

"..Bu kent göç veriyor veya göç verme aşamasında. Biz burada birlikte yaşıyorduk bu birlikteliği de sağlamak zorundayız. 3 kuruşluk siyasi menfaatlerimiz için koskoca bir kenti yakamayız, ben yakamam. Ben Ercan Candan olarak bu kentte sadece benim gitmem ile bu kent düzelecekse hepinizin önünde söz veriyorum istifamı basarım. Zerre kadar tereddüt etmem. Bu kentte 109 bin insan yaşıyor, 109 bin kişinin içerisinde bir kişi yüzünden bunu yapamayız, böyle bir lüksümüz yok."

 

 

"...Sürekli söylenen bir laf tersaneler. Buradaki takaların yapımı konusu gırgır geçme meselesi olarak yorumlandı. Oysa, ulusal boyutta ciddiye alındı ve ulusal medyaya taşındı. Demek ki gırgır geçmiyoruz. Gerekli girişimlerimizi yaptık. İnşallah önümüzdeki günlerde başarıya ulaşırız. Dolayısıyla o bir şekilde tersaneleri harekete geçirme projesiydi. Bilimsel veriler beni uluslar arası kurcaladığım yayınlar şunu gösteriyor dünyada tersane konusunda enaz 2-3 yıl daha bir hareket yok."

 

 

"...Sadece Kdz.Ereğli değil bütün dünyada 2-3 yıl içerisinde 2015 yılına kadar bir hareketlenme beklemiyoruz. Böyle bir durumda bizim bu taka işine girmemizin ne kadar isabetli olduğunu da gösteriyor. Böyle bir şey beklemeyeceğimize göre gemi siparişi başka alternatif alanlara döndük. Tersaneler bir Kamu İktisadi Teşekkülleri değildir. Devlet cebinden çıkarıp ekstra bir şey veremez böyle bir yetkisi yok. Bu tersaneler kendileri iş kavuşturmak mecburiyetinde. İş koşturulur biz bunun garantisini kredisini sağlarız. Olmayan işe de kredi verilmez."

 

 

"...Kdz.Ereğli'de yazın en büyük problemimiz köylerimizdeki su meseleleri. Su ve elektrik meselesi her zaman bizim karşımızda dağ gibi duruyor. Yeraltında su kaynağı bulmak zor arazi engebeli. Bunun için Orman ve Su İşleri Bakanı ile görüşme yaptık söz verdiler. Devlet Su İşleri Genel Müdürü ile de görüştük 2 gölet yeri bulunması için talimatlarını verdiler. Biz Kdz.Ereğli köylerinin tüm su meselesini halletmek istemiyoruz. Biz karşımıza su problemi çıksın istemiyoruz. AK Partinin en büyük farkı bu biz problemleri kökten çözmek mecburiyetindeyiz. Bir sürü projelerimiz var dedik netleşmeden bir şey söyleyemeyeceğimizi belirttik. Anlıyoruz ki hiçbir şey yapılmıyor sanılıyor."

 

 

"...Polis okulu için girişimlerimiz oldu. Bunu görüştük küçük bir sıkıntımız çıktı polis okulu ile ilgili öğretim elemanı yetersizliği var. Yeterli öğretim elemanlarımız yok, okul açılırsa öğretim elemanı bulamayız sıkıntısına girdik. Bunun ile ilgili çalışmalarımız sürüyor. Ereğli'nin kavgacı bir kent olmadığını yaşanabilir bir kent olacağını ikna edebilirsek öğretim elemanlarını, iş rayına girecektir."

 

 

"...Genel Müdür ile görüştük önümüzdeki günlerde müsteşar yardımcısı ile birlikte Ereğli'ye geleceğiz ve burada bir marina açma projemiz var. Yerinde göstereceğiz, marina yerini. Gördüklerinde evet diyeceklerine eminim. İstanbul'da işadamları yatını koyacak marina bulamıyor. Bizim burada marina projesi açılması hedefimizdir. Marinaya gelecek insan işadamıdır, gelir seviyesi belli seviyenin üzerindeki insanlardır. İnsanlar buraya karayolu ile gelecek. İstanbul Ereğli arası 2.5 saatlik yol. İşadamları Bodrum'a yatlarını götürüyor. Buraya gidip geldikçe ayakları da alışacak, dolayısıyla buraya bir yatırım çekmenin başka bir yoludur bu. Onun için bunu önemsiyorum."

 

 

"...Devrek yol ayrımında bir by-pass yapılması gündemde. Programda böyle bir şey yoktu, bakan yardımcısı buraya geldiğinde Bölge Müdürü, '10 güne kadar ihaleye çıkacağız' dedi. Biz böyle yapıyoruz şöyle yapıyoruz deyip reklamını yapmıyoruz. Rengini değiştiremeyeceğimiz hiçbir şeye girmeyiz. Kafamızdaki projeleri söylesek kitap dolar ama yapabileceklerimizi biliyoruz yapabileceklerimizi gündeme getiriyoruz."

 

 

"...Erdemir yönetimi ile İstanbul'da baş başa yemek yedik, görüştük. Orada eğer Kdz.Ereğli'de bir yatırım yapılırsa Erdemir ürünlerine dayalı bir yatırım yapılırsa bu konuda pozitif yönde yardımcı olabileceğini kendileri beyan ettiler. Dolayısıyla Kdz.Ereğli alıp satmayı unutmak zorunda. Artık üretmeden para kazanamayacağımızı bilmek zorundayız. Ya üreteceğiz ya üreteceğiz. Yatırımcıların OSB'yi doldurmalarını bekliyoruz. Yatırımcı OSB'ye gelirse Erdemir yardımcı olmazsa o zaman ben devreye girerim."

 

 

"...Erdemir'deki pek çok konuyu konuştuk bu şehrin normalleşmesi konusunda pek çok şeyi bekledik. Bir moderatörlük yapmanın bir kuralı vardır, tarafları bir araya getirmezsiniz hemen. Önce bir adım sonra ikinci adım sonra hepsi bir araya gelir. Taraflar pat diye bir araya gelmezler. Biz bir araya geldik kenti konuştuk. Kendi ifademizi söylüyorum. Erdemir daha önce küçük boyutlu ihalelerini kente çıkarıyordu. 1 Litre boyayı bile İstanbul'dan almıyordu, iç alımların bir prosedürü vardı. Bu bir sosyal sorumluluk projesiydi biz bunun aynısının geri getirilmesini istedik."

 

 

"...Bize, esnaf TSO kanalıyla bize neler yapabileceklerini versinler dediler. 6 Ay oldu hiçbir hareket olmadı, herkes dönsün de kendisine biraz baksın. Onu bunu suçlamıyorum, 5-6 aydır bekliyorum. Yetkili arkadaşlarımıza konuyu sorduk, 'esnafımıza işadamlarımıza yazdık bize dönüş olmadı' dediler. Ben vekil olarak yapabileceğimi yaptım, bundan sonrasını kent kendisi yapacak. Herkes sorumluluğunu yerine getirecek. Ben bir vekil olarak diyorum ki burada bir tesis var belli bir limite kadar bu kent karşılasın diyorum. Yönetim Kurulu başkanı da aynen katılıyor olumlu bakıyor siz bize bunları bunları getirin diyor. 6 Ay geçiyor böyle bir evrak gitmiyor."

 

 

"...Ben bu kentte elden geldiğince kavgadan gerginlikten uzak durmaya çalışıyorum. Gerginlikten  kazanacak 1-2 kişi. Koltuğunu koruma sevdalısı. Bizim de kendimize göre konuşacağımız çok şeyler var. Bundan kimse faydalı çıkmaz, bu kenti normalleşmeye çalıştırıyoruz. Bir marinanın getirisi ile bir öğretmen evinin getirisini azıcık hesap kitap yapılması gerekiyor Nimet ilköğretime gidin o çocuklar bile bilir. Öğretmenlerimizi seviyoruz. Biz bunu sıfırdan yaptık olmayan bir öğretmen evini yaptık."