Türkiye'nin en etkin sendikaları arasında yer alan ve sendikacılık tarihinde çok önemli bir yeri bulunan Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) 66. yılını kutluyor.
Türkiye'nin en etkin sendikaları arasında yer alan ve sendikacılık tarihinde çok önemli bir yeri bulunan Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) 66. yılını kutluyor.
17 Kasım 1946 tarihinde kurulan GMİS'ten, 66. kuruluş yıldönümü nedeniyle yapılan açıklamada, Sendikanın; demokrasi, ülke ve bölge kalkınması, insanca yaşanılacak koşulların oluşturulması mücadelesinde saygın bir yer edindiğine vurgu yapıldı. 66. Kuruluş Yıldönümü nedeniyle GMİS Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, Türkiye'nin Zonguldak'a ihtiyacı var. Çünkü Zonguldak'ta kömür var. Üstelik dün silah zoruyla maden ocaklarına sokulan bölge insanı, bugün gönüllü olarak çalışmaya hazır ifadelerine yer verildi. GMİS Yönetim Kurulu'nun, Sendikanın 66. kuruluş yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklama şöyle:
Sendikamızın 66. Kuruluş Yıldönümünü kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. 17 Kasım 1946 tarihinde kurulan sendikamızın kurucuları başta olmak üzere, tüm genel başkanlarımıza, yönetim kurulu üyelerine ve sendikamıza emeği geçen herkese teşekkür ediyor, aramızdan ayrılanlara Allah'tan rahmet diliyoruz. Maden ocaklarında yaşamını yitiren 5 bin şehidimizi sevgi, saygı ve şükranla anıyoruz. 1946'dan bugüne, ülkemiz demokrasi mücadelesinde; bölgemizin ve ülkemizin kalkınıp gelişmesi mücadelesinde; üyelerimizin insanca çalışıp insanca yaşayacakları koşulların yaratılması mücadelesinde, saygın bir yer edinen Genel Maden İşçileri Sendikamız, bundan böyle de aynı anlayışla mücadelesini sürdürecektir. Taşkömürü üretiminin başladığı 1848 yılından itibaren gelişen üretim kültürünün bugünlere taşınmasında önemli bir işlevi bulunan sendikamız, Zonguldak, Bartın ve Karabük bölgemizde sosyal hayatın çağdaş bir düzeyde gelişmesi için elinden gelen gayreti göstermiştir ve bu mücadeleyi kesintisiz sürdürecektir. Türkiye'de siyasal alanda yaşanan en sıkıntılı dönemlerde bile ulusal çıkarlarımızı, ulusal bütünlüğümüzü koruma yönünde mücadele veren Sendikamız, Osmanlı İmparatorluğu döneminde yaşanan yabancı şirket işgallerinden, maden işçilerinin çıkardığı dersleri de bugüne taşımasını bilmiştir. Genç Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte Ankara'nın ardından il olma özelliğini kazanan Zonguldak, taşkömürü üretimi arttıkça büyümüş, gelişmiş ve giderek Türkiye sanayisinin can damarı olarak, ülkemizin ekonomik kalkınmasına büyük katkı vermiştir. Türkiye'nin Zonguldak'a ihtiyacı var. Çünkü Zonguldak'ta kömür var. Üstelik dün silah zoruyla maden ocaklarına sokulan bölge insanı, bugün gönüllü olarak çalışmaya hazır. Dünyada ve ülkemizde kömür fiyatlarının hareketlendiği bu süreçte, hazırlıklarını da büyük oranda tamamlamış olan Türkiye Taşkömürü Kurumu süratle üretimi artırabilecek durumdadır. Bugün Türkiye'nin yıllık 20 milyon tonun üzerinde taşkömürüne ihtiyacı var. Biz, kamu ve özel sektör eliyle bu ihtiyacın ancak 3 milyon tonunu karşılayabiliyoruz. Ülkemiz her yıl taşkömürü ithalatı için 5 milyar dolarını dışarıya veriyor. Enerji ithalatı, ülkemizin dış ticaret açığını ve cari açığını her geçen yıl artırıyor. Kurum zararının ortadan kalkması ve ülkemizin parasının dışarıya gitmemesi için, işsizimizin iş bulması ve Zonguldak ile bölge ekonomisinin canlanması için bu gerçekleri Hükümete ve siyasi iktidar kadrolarına anlatmak hepimizin görevidir. Sendikamızı bugünlere taşıyan yönetici ve üyelerimize bir kez daha sevgi ve saygılarımızı sunuyor, tüm bölge halkını, bizlere destek olmaya çağırıyoruz.
Haber :
ETİKETLER : Yazdır