İmamlar bile AKP'ye çalıştı
CHP'li Köktürk, Peker, Posbıyık ve Karademir seçim sonuçlarını değerlendirdiler
CHP’li Köktürk, Peker, Posbıyık ve Karademir seçim sonuçlarını değerlendirdiler
Köktürk: Üç milletvekili çıkartamamanın burukluğunu yaşıyoruz…
Ama, oylarımızı arttırdık…”
Peker: “Aksi beyanlara bakmayın, AKP TTK ile ÇATES’i satacak..”
Posbıyık: “Türk Metal ile Erdemir yönetimi CHP’ye karşı çalıştı.”
Karademir: “Kilimli Belediyesi’nin ve AKP’nin çirkin oyunlarına rağmen seçimden 1. parti olarak çıkma başarısını gösterdik…”
12 Haziran seçimlerinin yerel sonuçlarına ilişkin değerlendirmeler sürüyor. Dün de CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, CHP Zonguldak İl Başkanı Tümer Peker, Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık ve CHP Kilimli Belde Başkanı Filiz Karademir birer açıklama ile seçim sonuçlarını değerlendirdiler.
Açıklamalar şöyle:
KÖKTÜRK’ÜN AÇIKLAMASI
“12 Haziran genel seçimleri sonucunda ortaya çıkan seçmen iradesine saygılıyız.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, başta Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğünde, son derece yoğun ve özverili bir çalışma gerçekleştirmeye çalıştık. Halkımızın sorunların çözümüne yönelik proje önceliklerimizi halkımızla paylaştık.
Bu süreçte katkı sağlayan tüm örgütlerimize, partili partisiz tüm hemşerilerimize, yürekten teşekkür ediyoruz.
Zonguldak açısından baktığımızda; 3. Milletvekilliğini çıkaramamanın burukluğuna karşın, 2007 genel ve 2009 yerel seçimlerine göre büyük oranda oy artışı sağlanmış olmasını, her türlü iktidar baskısına rağmen, özverili çalışmalarımızın halkımız nezdinde karşılık bulduğunun bir göstergesi olarak kabul ediyoruz.
Gerek Zonguldak, gerekse ülkemize yönelik olarak çıkan seçim tablosu nedeniyle; yılgın değiliz, umutsuz değiliz.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak; halkımız adına yapmamız gereken görev ve sorumluluklarımızın bilincindeyiz. Sayın Mehmet Haberal hocamızla birlikte Zonguldak’a ve ülkemize karşı görev ve sorumluluklarımızı eksiksiz yerine getirme kararlılığındayız.
Bu duygu ve düşüncelerle, bizleri yeniden parlamentoya gönderen, yetki ve sorumluluk veren tüm Zonguldaklı hemşerilerimizi yürekten sevgi ve saygıyla kucaklıyoruz.”
TÜMER PEKER’İN AÇIKLAMASI
“24. Dönem Milletvekili Genel seçimlerini geride bıraktık. Bu seçimde görüldüğü gibi AKP yüzde 49,9 oy oranıyla birinci parti olmuştur. Ancak, 2007’deki sandalyesini koruyamamış milletvekili sayısı 341’den 326’ya gerilemiştir. Yeniden ana muhalefet görevi vermiştir.
Halkımız, Cumhuriyet Halk Partisi’ne biz ikinci parti olsak da Türkiye genelinde oylarımız 3 buçuk milyon artmış, Milletvekili sayımsız da 112’den 135’e çıkmıştır.
Bundan da anlaşılacağı gibi, halkımızın sağduyusuna ve hür iradelerine saygı duymaktan başka yapacak bir şey olmadığını düşünüyoruz.
12 Haziran 2011 Genel seçimleri öncesinde, Cumhuriyet Halk Parti’si olarak tüm teşkilatlarımızla ve milletvekili adaylarımızla birlikte canla başla çalıştık. Zonguldak’ın en ücra yerlerine kadar gittik, Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmadık. Halkımıza, partimizin seçim beyannamesini anlattık. Emeklilerimizi yakından ilgilendiren İntibak Yasası, yoksulluğa çare olacak Aile Sigortası, kamu kurumlarında yarınlarından ümitsiz çalışan Taşeron işçilerinin devlet kurumlarında kadrolu yapılacağını defalarca anlattık.
Buna rağmen, halkımız tercihini AKP yönünde kullanmıştır ve Cumhuriyet Halk Parti’sine de iktidarı denetleme görevi vermiştir.
Cumhuriyet Halk Partisi’ni başarısız gibi göstermek isteyenler olabilir. Herkesin düşüncelerine saygı duyarız. Ancak, şu bir gerçek ki, 2 dönemdir tek başına iktidarda bulunan AKP, iktidar avantajını ve devletin tüm olanaklarından yararlanmış olarak karşımızda duruyordu.
Devletin Bürokratları, AKP’nin Belediye Başkanları, İl Genel Meclis’i Başkan ve üyeleri, Belediye Meclis üyeleri, bazı muhtarlar ve imamlar AKP’nin birer görevlisi gibi hareket ettiklerini bilmeyen yoktur sanırız.
Bu tabloda; rakibimiz iktidar partisine karşı bizim aldığımız Türkiye genelindeki 11 milyon ve Zonguldak’ta aldığımız 146 bin oy asla küçümsenemez.
Devletin tüm olanaklarını kullanarak seçime giren AKP’yi kutlarken, 9 yıldan beri diline doladığı Filyos Projesini masal olmaktan çıkarıp, Filyos’a yatırım yapılmasını bekliyoruz.
TTK’ya öncelikli olarak en az 5 bin işçi alınıp, üretim hedeflenen noktaya çıkarılmalıdır. İstihdama yönelik yatırımlar gerçekleştirilerek, üretim ağırlıklı projeler hayata geçirilmelidir.
“Bu benim jübile seçimim” diyerek, bu seçimlerde ajitasyon yaparak oy isteyen Sayın Köksal Toptan’a da sözümüz var.
Eğer 4 yıl sonra Milletvekili olmak istemiyorsan, milletvekilliğine son noktayı koymak istiyorsan, Zonguldak’a bir çivi çak öyle bırak. Zonguldakspor’a kömürden pay alınacağı sözünü verdin ama bu sözünü yerine getirmedin, Zonguldakspor bugün Amatör kümede.
Sizin döneminizde, KEDAŞ’a DMO’ya ve Erdemir’e sahip çıkmadınız.
TTK’da 2002 yılında 15.761 çalışan varken bugün işçi sayısı 10 bine geriledi. 4 bin 200 işçi alınmasına karşın kurumdan 9 bin 252 işçi Re’sen emekli edilmiştir. AKP’li eski Enerji Bakanı ne söz vermişti. Zonguldak’ta kömür üretim hedefi 11 milyon ton olacaktı. Ne oldu? Bu rakam tuttu mu? Tutmadı. Neden TTK ile ilgili iyileştirici hiçbir önlem alınmadı. Çünkü TTK gözden çıkartıldı. ÇATES özelleştirilirse, TTK’da kendiliğinden kapanacaktı çünkü. Erdemir, Kardemir, Eren Enerji neden TTK’nın kömürünü kullanmıyor? AKP’li yöneticilere sormak gerekir diye düşünüyoruz.
Ülkenin ulusal değerlerini sata sata bitiremeyen AKP, gözü TTK ve ÇATES’e dikti. Bu iki kurum da elden çıkarsa amaçlarına ulaşacaklar, toplumu sadaka toplumu haline getirecekler. Zonguldak insanını bir poşet kumanya, bir çuval kömüre muhtaç edecekler.
AKP artık mağdur edebiyatı yapmadan, yüzünü halka dönmelidir.
AKP bu 4 yıl içinde öncelikle yoksulluğu yenmeli, emeklilerimize intibak yasasını çıkartıp, rahat ve huzurlu bir şekilde yaşamaları için emekli maaşlarında iyileştirme yapmalıdır.
AKP bu 4 yıl içinde sadece kendi yandaşlarını değil, toplumun tüm kesimlerini kucaklamalıdır.”
POSBIYIK’IN AÇIKLAMASI
“Erdemir’i sendika yönetiyor, dediğim zaman hemen itirazlar geliyor.
Ben yine de iddia ediyorum; Erdemir yönetimi Erdemir’i yönetemiyor; Türk Metal Sendikası Erdemir’i yönetiyor.
Önümüzde onlarca örnek var; ama son günlerde gündeme gelen örneklerin birinden bahsedeyim.
Türk Metal Sendikası’nın küfürbaz Karadeniz Ereğli Şube Başkanı, yönetim kurulu üyeleri ve temsilcileriyle toplantı yapıyor. “Erdemir içindeki toplantı yerlerinde toplantılar düzenleyeceksiniz, seçimlerde Neriman Posbıyık’a oy vermeyeceksiniz, CHP’ye oy vermeyeceksiniz, diye propaganda yapacaksınız !”, talimatı veriyor. Bir kısım sendika yöneticisini tenzih ediyorum; ancak büyük çoğunluğu emir eri olan yönetim kurulu üyeleri, Odabaş’tan aldıkları emri yerine getiriyor.
İşte birkaç örnek:
Kok Bataryası’nda işçi temsilcisi Bayram Aldırmaz konuşuyor işçilerle.
Slab Sahası’nda işçilerle konuşan da Davut Baransel. O da yönetim kurulu üyesi.
Bir başka yerde Orhan Türkem… bir diğer noktada Mustafa Yıldız.
Soğuk Haddehane’de Metin isminde bir başka işçi temsilcisi…
İşte fabrika içindeki bu toplantıları haber aldıktan sonra, bu çalışmanın demokratik olmadığını anlatmak amacıyla Erdemir Genel Müdürü Sayın Oğuz Özgen’i arıyorum; telefona çıkmıyor. Sekreteri de ; ”Genel Müdürümüz fabrika içinde; ama kendisine ulaşamadım…”, cevabını veriyor. Bu aramaları defalarca tekrarlamama rağmen maalesef Sayın Genel Müdür ile görüşmek nasip olmuyor.
Daha sonra ise Erdemir İdare Meclisi Başkanı Sayın Fatih Tar’ı arıyorum; her aradığımda kendisine rahatlıkla ulaşabiliyorum. Erdemir içinde yaşananlarla, olup bitenlerle ilgili durumu kendisine anlatıyorum. Sinirleniyor; derhal müdahale edeceğini söylüyor. Ancak, bu telefon görüşmesinden sonra da netice alamıyoruz.
Ben bu görüşmeleri yaptığım aynı saatlerde ise sendika yöneticileri, fabrika içinde işçilerin oturma alanlarına gidip, önce mühendis, baş mühendis ve formenlere dışarı çıkmaları talimatı verdikten sonra işçilerle baş başa kalıp; “CHP’ye oy vermeyeceksiniz, Neriman Posbıyık’ a oy vermeyeceksiniz !”, diye talimatlar yağdırmaya devam ediyorlar.
Türk Metal Sendikası Karadeniz Ereğli Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş’ı arıyorum. Yaptıklarının yanlış olduğunu, bu davranışlarının demokratik olmadığını söylüyorum. Cevabı şu oluyor: “Benim yönetim kurulu üyelerim ve temsilcilerim özgürdür; düşüncelerini de özgürce empoze edebilirler…”
“Erdemir çay ocakları, yemekhaneleri politika arenası olarak kullanılabilir mi?”, diye soruyorum. Bu sefer de küfürbaz başkan; “Erdemir bizim; istediğimiz gibi hareket ederiz...”, diyor. Tekrar Sayın Tar’ı arıyorum; “Böyle bir şey olamaz. Müdahale ediyorum…”, diyor. Yine değişen bir şey yok.
Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Sayın Pevrul Kavlak’ı arıyorum. Kavlak da bana; “Başkan, bana telefon ettiler. Propaganda zamanında sen Türk Metal Sendikası’na sarı sendika demişsin. İşçilerin sendikadan korktuklarını söylemişsin.”, diyor. Ben de Sayın Genel Başkan’a; “Karadeniz Ereğli Şubeniz gerçekten sarı sendika. İşçiler; hatta Erdemir baş mühendisleri, genel müdür yardımcıları sendikadan korkuyorlar. Ancak ben seçim propagandasında böyle şeylerden bahsetmedim. Size bu yalanları söyleyen dünyanın en yalancı, en şerefsiz insanıdır. Bu sözleri size söyleyen delikanlıysa benimle yüzleşsin…”, dedim.
İşte bu konuşmanın olduğu tarihten itibaren değerli dostum Sayın Kavlak da telefonlarıma cevap vermiyor. Ben Sayın Pevrul Kavlak’ın dürüst ve saygıdeğer bir dost olduğuna inanıyorum. Ancak bölgeci ve yalancı kişilerin etkisi altında olduğunu görüyorum.
Ben mücadeleci bir adamım. Hedefimi ortaya koydum. Türk Metal Sendikası Karadeniz Ereğli Şubesi ya haddini bilecek veya Ereğli halkı olarak biz haddini bildireceğiz.
Yalancı ve küfürbaz insanlarla benim işim olmaz.
Bir başka olay daha aktarayım:
Erdemir Genel Müdürü Sayın Oğuz Özgen ve Türk Metal Sendikası Yusuf Ziya Odabaş, 11 Haziran Cumartesi günü saat 12.30’da Köseağzı’nda çilingir sofrasını kurdular, geç saatlere kadar çılgınlar gibi eğlendiler. İtiraz edemezler, fotoğrafları elimde. Ertesi gün seçim vardı; Neriman Posbıyık aleyhine yapılan propagandaların neticesi merakla bekleniyordu. Belki de Oğuz Özgen ile Yusuf Ziya Odabaş ve avanelerinin mutluluğu, Erdemir’deki çay ocaklarında ve yemekhanelerde yaptıkları propagandanın başarısı içindi.
Önümüzdeki günler, daha çok başarılara ve başarısızlıklara açıktır.
Sayın Özgen ve sevgili kardeşi Sayın Odabaş’ı başarılarından dolayı yürekten kutluyorum. Sık sık çilingir sofralarında buluştukları gibi biraz da Ereğli halkının arasında dolaşmalarını kendilerine önemle tavsiye ediyorum.”
FİLİZ KARADEMİR’İN AÇIKLAMASI
“Kilimli belediyesinin ve devletin tüm imkânlarını kullanarak yeşil kart ve kumanya torbaları dağıtılarak kilimli Cumhuriyet Meydanında yaptığımız mitingde AK PARTİ Kilimli Kadın Kolu Başkanının Mitinge katılanları Çınar Altı Kafede ajan gibi resim çekerek ve tüm baskılara rağmen C.H.P. Kilimli Belde Teşkilatı ana kademe Kadın Kolları ve Gençlik Kollarımızla hiçbir şekilde kirli ve çirkin oluşum içine girmeden başarılı bir seçim kampanyasıyla bu süreci 1. parti olarak tamamladık bize destek veren emeği geçen tüm Kilimli halkına teşekkür eder saygılarımı sunarım.”
Haber :