İşte o haber: Kdz. Ereğli Belediyesinde büyük skandal!..
Kdz. Ereğli Belediyesi Encümen kararıyla 2000 yılında ruhsat verdiği işyerini 2012 yılında işgaliye ilan etti. Ruhsatla ilgili encümen kararının bulunmadığını söyleyen Belediye yetkilileri, ruhsatlı işyerine yıkım kararı aldı!..
Babası Harun Akçayın ölümünden sonra Ereğlide esnaflık yapan yani Kdz. Ereğli Belediyesine rağmen yapmaya çalışan Necati Akçay ve kardeşlerinin başlarına gelmeyen kalmadı!..
İddiaya göre, Baba Harun Akçaya talebi üzerine 1997 yılında Kdz. Ereğli Belediyesinin aldığı encümen kararıyla Murtaza Mahallesi Yukarıbey Sokak no: 10/A adresinde bir büfe veriliyor
Aradan 3 sene geçtikten sonra yine Kdz. Ereğli Belediyesinin lüzum görmesi üzerine büfe yer değiştiriyor ve 20 metre yan tarafa alınıyor.. Yine bu tarihlerde baba Harun Akçaya Kdz. Ereğli Belediyesi tarafından ruhsat veriliyor!..
2010 yılında Baba Harun Akçayın ölümüyle miras oğullarına kalıyor. Normalde Ruhsatı devam etmesi gereken büfeye yeniden ruhsat vermek istemeyen Kdz. Ereğli Belediyesi yetkilileri Akçayın varisi Necati Akçaya zorluk çıkartmaya başlıyor.
Ruhsatı yenilememelerine rağmen yaklaşık 1,5 sene kira bedeli tahsil edilen Akçaya dönemin belediye başkan yardımcısı, Başkan Posbıyıkın sağ kolundan bir teklif geliyor ve önüne bir kağıt konuyor!..
Yine Akçayın iddiasına göre, ruhsatın kendi isteğiyle iptalinin bulunduğu kağıdı imzalamayı reddeden Akçayın başına bu tarihten sonra gelmedik kalmıyor!..
Akçay, ondan sonrasını şöyle anlatıyor:
Babamızın ölümünden sonra Kdz. Ereğli Belediyesi ruhsatımızı yenilemek istemedi. Ama bizlerden kira almaya devam etti. Bu durum Gıda ve Tarım Bakanlığı denetçileri gelene kadar devam etti. Denetçiler kiranın benim üstüme olduğunu, ruhsatında benim üstüme olmak zorunda olduğunu konusunda beni uyardılar. Bunun akabinde bende belediyeye gittim. Belediyeye bir dilekçe ile başvurdum. Belediyenin bana verdiği cevabı görünce şok oldum.
Belediye bana yazdığı yazıda 2000 yılından bu yana ruhsatlı olan ve her ay belediyeye kirasını ödediğimiz büfenin belediye ile yapılan bir kira sözleşmesi olmadığını, yine büfenin 29.03.1990 tasdikli imar planında yeşil saha göründüğü ve imar yolunda kaldığı ayrıca Kdz. Ereğli Belediyesi zabıta müdürlüğünün tuttuğu tutanakta trafik ve yaya yoğunluğu dolayısıyla ulaşıma engel olduğu cevapları karşısında büyük şaşkınlık yaşadım. Yani anlayacağınız belediye kira sözleşmesi yok dediği yerden 12 yıldır benden kira alıyordu!.. Ayrıca yeşil alan olan bir yere 12 sene önce ruhsat vermişti!..
İşte bu olaydan sonra hukuksal mücadelemiz başladı!..
ENCÜMEN KARARINI YOK SAYDILAR!..
Konunun mahkemeye taşınmasının ardından 1997 yılında alınan encümen kararı Belediye tarafından yokmuş gibi gösterildi!.. Belediyenin mahkemeye verdiği savunmada aynen şu cümle kullanıldı: Belediyemizce 05.05.2000 tarihli işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı düzenlenerek işleticiye verilmiştir. Yalnız muris Harun Akçaya işgaliye hakkı tanınmıştır. Davacılar ile ayrıca yapılmış hiçbir sözleşme, buna dair herhangi bir Encümen kararı bulunmamaktadır!.. Fakat belgelerde de göreceğiniz gibi elimizde encümen kararı mevcut!..
BELEDİYEDEN ÇOK BASKI GÖRDÜM!..
Ruhsat yenileme başvurusunu yaptıktan sonra çok baskı gördüm. Bu baskıları bizzat Halil Posbıyık yapmadı. Bu baskıları özellikle bana Posbıyıkın sağ kolu belediye başkan yardımcısı yaptı. Başkan yardımcısı beni bir gün yanına çağırdı ve büfemin ruhsatının iptal olduğunu söyledi. Neden diye sorduğumda, senin baban öldü, dedi..
NEREDE SEVGİ BARIŞ DOSTLUK!..
Anlayacağınız babamın ölmesini fırsat bilen belediye yetkilileri tepemize binmeye başladı. Başkan yardımcısının vasıtasıyla ruhsat müdürü önüme kendi isteğimle ruhsatımın iptal edilmesini isteyen bir yazı koydu. Bunu imzala, dedi. Bende imzalamayacağımı söyledim. Oda sen bilirsin, dedi. İnternette bu olayı aylarca araştırdım. Türkiyede bir ilktir bu. Babası öldükten sonra ruhsatı iptal edilmeye çalışan sanırım ilk bizizdir. Yani Sevgi Barış Dostluk nerede?..
Aşağıda Kdz. Ereğli Belediyesi Zabıta müdürlüğünün tuttuğu raporu görüyorsunuz..
ZABITA SAHTE TUTANAK TUTTU!..
.. Anlayacağınız ruhsatımı iptal etmek için bana yapmadıkları kalmadı. Koskoca belediye tüm imkanlarını bana seferber etti. Zabıta olay yerine gelerek, büfemin önünden trafik geçtiğine yönelik bir tutanak tuttu. Evet şaka gibi bir olaydı bu. Çünkü benim büfemin önünde 7 metreye yakın bir yaya kaldırımı var 1,5 metrede çimeklik ayrıca 20 metre çift şeritli yol var. Anlayacağınız benim yayayı yada trafiği tıkayacak bir pozisyonumun olması imkansız.
POSBIYIKIN GÖZÜNDE BİZLER UFAK İNSANLARIZ!..
Başkan Posbıyıkla defalarca bu konuda görüşmek istedim. Ama bir türlü kendisine ulaşamadım. Yani bilerek ulaşmamı engelledi!.. Bizler Posbıyıkın gözünde ufak insanlarız. O kendisini çok tepelerde görüyor!..
SEÇİMLERDE ASLA MAHALLEMİZE BİLE UĞRAMASIN
.. Seçimler yaklaşıyor. Başkan Posbıyık yine her zamanki tavrıyla bizlerden oy istemeye kalkacak. Ama bu sefer mahallemize bile gelmesin. Biz Ereğlide büyük bir aileyiz. Yani sahipsiz değiliz. Bizim için Posbıyık devri kapanmıştır!..
BÜFEMİN YERİ BİRKAÇ KİŞİYE PEŞKEŞ ÇEKİLECEK!..
Belediye mevzuatına göre Yeşil alanları kullanma hakkı belediyelerindir. İmara açma hakkı da belediyelerdedir. İmara açması için buranın üzerindeki yerin ruhsatını iptal etmesi gerekmektedir. Ruhsatı iptal ettiği zaman burayı istediği bir kişiye verebilir. Fakat burası ruhsatım iptal edilmeden imara açıldığı zaman ilk talep hakkı bende kalıyor. Buradaki önemli konu budur. Anlayacağınız benim ruhsatım iptal edildikten sonra buradaki yaklaşık 200 metrekarelik alan birilerine peşkeş çekilecek!..Bunların hepsi Revizyon İmar planından önce gerçekleşiyor. Bunun de bilgisini vermekte fayda olduğunu düşünüyorum.
BELEDİYE EKMEĞİMLE OYNADI!..
Gördüğünüz üzere belediye benimle oyuncak gibi oynadı. Beni ekmeğimden etti. Üstüne basa basa söylüyorum. Belediye benim ekmek paramı alıp, birkaç kişiye peşkeş çekmek istiyor. Belediyenin bütün yaptıkları hakka aykırı!..
İÇ İŞLERİ BAKANLIĞI RAPORU BENİ DOĞRULUYOR!..
Konunun yargıya taşınmasının ardından Belediyeyi ve Belediye Başkan yardımcılarını iç işleri bakanlığına şikayet ettim. Bankalığın yazdığı raporda da gördüğünü gibi, belediyenin bana geçici ruhsat verdiğini savunmasını bakanlık kabul etmiyor. Ruhsat için geçici değil. Süreklidir, deniliyor. Aynı şekilde Valiliğin cevabı da beni doğruluyor. Anlayacağınız belediye sürekli bana tutanaklarla, evraklarla yalan söylüyor. Hepsi evraklarda gördüğünüz gibi, bu büyük bir yüzsüzlük!..
BENİ DÖVDÜRMEYE ÇALIŞTILAR!..
İsim vermek istemiyorum. Belediyenin bazı birimlerindeki müdürler beni bu işten soğutmak için yani vazgeçmem için dövdürtmeye bile çalıştı. Bunun da mahkeme belgeleri var elimde. Belediyede bir müdür, belediyeye giden birkaç seyyar satıcıya gidin Necatiyi dövün elini-ayağını kırın, çalışmasına engel olun. Ondan sonra ne dilerseniz, dileyin benden diyorlar. Bu arkadaşlarda saolsunlar konuyu mahkemeye taşıyor. Konuyla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunuyorlar!..
YAZIKLAR OLSUN!..
.. Bir belediye başkanı halkına, esnafına bu denli zulm eder mi, yazık değil mi bize?. Başkanın 2 tane danışmanı var. Allahlıklar, birinin diğerinden haberi yok. Bilgisizler. Bir dedikleri, bir dediğini tutmuyor. Ama Başkan Posbıyık, böyle olmasını istiyor, bizlere esnafına zulm ediyor!..
Haber :