Medyanın önemi ve sorumluluğu

Dünyanın her yerinde böyledir bu:

Ekonomik kiriz, sosyal krizi doğurur. Sosyal kriz, toplumsal muhalefettir. Ekonomik krizin canını yaktığı değişik sosyal katmanlar ve çeşitli meslek örgütleri, çoğu ekonomik içerikli eylemlere kalkışırlar. Bunların çoğu kendiliğinden gelme (spontane) eylemlerdir. Çoğu da ekonomik içeriklidir, siyasal eylemler değildir. Ama, demokratik bir zemine ayak basarlar. Demokrasilerde gösteri yapmak anayasal haktır.

Türkiye’de gün geçmiyor ki ekonomik ve siyasi içerikli kitle eylemi olmasın…

Peki, çeşitli grupların, meslek örgütlerinin, siyasal partilerin protesto gösterilerini kim taşıyor kamuoyuna ? Kim, onlara bu şekilde dolaylı destek sağlıyor ?

Basın/medya ! Medya olmasa bu tür protesto gösterileri kapalı kutu içinde kalır, kimsenin haberi olmaz.

Medya, haber niteliği taşıyan bu gibi eylemleri de kamuoyuna taşıyarak vazgeçilemez bir görev üstleniyor. Bu aynı zamanda medyanın toplumsal sorumluluğudur, habercilik namusudur.

Ancak, bu sorumluluğu her basın/medya organı duyumsamıyor. Halkın haklı taleplerini görmezden gelen medya çoğunlukta ülkemizde. Hırsızlıklara, yolsuzluklara sırtını dönenlerin keza !..

Bunlar da medyanın sorumsuz kesimini oluşturuyor.

Sorumsuz basın, basın değildir ! Sorumluluk haber namusuna sahip olmaktır bir yerde. Bir basın organı haber namusuna sahip değilse o şeklen basındır !..

Haber namusuna sahip artık parmakla gösterilecek kadar azaldı, ama o oranda daha da yüceldi. Tek tesellimiz bu !..

Yeni Ufuk

Haber :