Meydanlarda Devrim Seslendirildi
Yayınlanma : 14-05-2011 | 07 : 54 45
Güncelleme : 14-05-2011 | 07 : 54 45
İstanbul Taksim?de, Ankara Sıhhiye?de kutlamalar sırasında yer yer olaylar yaşandı.. Zonguldak?taki kutlamalar olaysız geçti?
1 Mayıs nedeniyle çeşitli kuruluşlar ve siyasiler bildiriler yayınladılar?
1 Mayıs İşçi Bayramı dün tüm dünyada, ülkemizde ve bölgemizde yoğun katılımlarla kutlandı.
İstanbul Taksim?de, Ankara Sıhhiye?de kutlamalar sırasında yer yer olaylar yaşandı.. Zonguldak?taki kutlamalar olaysız geçti?
1 Mayıs nedeniyle çeşitli kuruluşlar ve siyasiler bildiriler yayınladılar?
1 Mayıs İşçi Bayramı dün tüm dünyada, ülkemizde ve bölgemizde yoğun katılımlarla kutlandı.
En büyük katılım, İstanbul Taksim Meydanı?ndaki kutlamada görülürken, Ankara Sıhhiye Meydanı?nda da yoğun bir kalabalık toplandı. Zonguldak?taki mitinge sendikalar ile çeşitli STK?lar ilgi gösterdi.
Ankara ve İstanbul?daki mitinglerde zaman zaman olaylar yaşanırken, Zonguldak?taki kutlamalar sakin geöti.
Özellikle Taksim?deki kutlamalarda çeşitli örgütler devrimi seslendirdiler.
BİLDİRİLER
1 Mayıs nedeniyle çeşitli kuruluş ve siyasetçiler bildiriler yayınladılar. Bildirilerin bazıları şöyle:
NERİMAN POSBIYIK?IN MESAJI
Cumhuriyet Halk Partisi Zonguldak Milletvekili Adayı Sayın Neriman Posbıyık, 1 Mayıs İşçi Bayramı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayınladı. Sayın Posbıyık?ın mesajı şöyle:
?Tüm dünyada milyonlarca emekçinin birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak kutlanan 1 Mayıs, demokrasinin ve insan haklarının geliştirilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Yıllardır 1 Mayıs kutlamaları, Türkiye?de endişeye yol açmış, kaos, çatışmalar, yaralanmalar ve hatta can kayıplarının yaşandığı gün olarak algılanmıştır. Bu anlayış mutlaka değişmelidir. Üreten kesimin yoksulluğunun giderek arttığı ve emeğinin sömürüldüğü böyle bir ortamda 1 Mayıs İşçi Bayramı, daha yüksek bir bilinç ve anlayışla kutlanmalıdır. 1?den devam: 1 Mayıs?ların bayram havasında kutlanması, hem emeğe saygı hem de ekonomik büyüme ve sosyal kalkınma hedeflerimize moral vermesi açısından olumlu katkılar sağlayacaktır.
Emek ve sermaye ekseni üzerinde dönmekte olan dünyamızda emek ve sermaye arasında sağlanacak kalıcı barış, unutulmamalıdır ki dünya barışının da çimentosu olacaktır. Yüzyıllar boyunca olumsuz koşullarda çalıştırılan, emeği ve alın teri sömürülen çalışanlar, ortak mücadele ve dayanışma anlayışı ile pek çok kazanım elde etmiştir. Bu nedenle 1 Mayıs?ın, Emek ve Dayanışma Günü olarak kutlanması olması son derece önemlidir. Unutulmamalıdır ki; milyonlarca işçi, memur, emekli, esnek ve kayıt dışı çalışanlar ile işsizlerin umudu asla AKP değildir. Tek umut Cumhuriyet Halk Partisi?dir.
Bu düşüncelerle, tüm emekçilerimizin 1 Mayıs İşçi Bayramı?nı kutlar, 12 Haziran 2011 tarihinde gerçekleştirilecek Genel Seçim?den sonra Sayın Kemal Kılıçdaroğlu?nun başbakanlığında kurulacak CHP hükümetinin, bölgemizdeki taşeronlaşma son verilen, işlerinden olan 7 bin tersane işçisinin ekmeklerine kavuştukları, Erdemir işçilerinin korku ve endişe duymadan geleceğe güvenle bakabileceği, maden işçilerimizin tüm sosyal hak ve kazanımlarına sahip olacakları günlerin yaşanacağı güzel bir gelecek kuracağını bir kez daha vurgulayarak en derin sevgi ve saygılarımı sunarım.?
KAHVECİ?NİN MESAJI
Birleşik Kamı-İş Kon. Sözcüsü Metin Kahveci?nin mesajı şöyle:
Emekçinin alın terinin karşılığını alabildiği,
Yokluğun, yoksulluğun, işsizliğin ortadan kaldırıldığı ve sadaka ekonomisinin yok edildiği,
Üretilenin hakça paylaşıldığı bir düzenin yaratıldığı,
Laik, bilimsel, demokratik ve çağdaş eğitim politikalarının yaşama geçirildiği,
Tüm yurttaşların parasız eğitimden eşit yararlandığı,
Çocuklarımızın, gençlerimizin alın terlerinin şifrelenerek çalınmasının engellendiği,
400 bine yakın öğretmen arkadaşımızın işsizliğinin sona erdiği,
Tüm yurttaşlarımızın parasız sağlık hizmeti alabildiği,
Haksızlığın, hukuksuzluğun sona erdiği,
Faili meçhul cinayetlerin ve 1977 1 Mayısının perde arkasının aydınlatıldığı,
12 Eylül?ün hesabının sorulduğu,
Irkçılığın, gericiliğin, bölücülüğün yok edildiği,
Ülkemizin yer altı ve yerüstü zenginliklerinin yabancılara peşkeş çekilmediği,
Ulusal tarım politikaları ile tarım ve hayvancılığımızın yeniden canlandırıldığı,
Herkesin insan onuruna yakışır bir yaşam sürdürebildiği
Bir dünya özlemi içindeyiz.
Her 1 Mayıs?ta olduğu gibi bu yıl da Emek ve Dayanışma Bayramı?nda tüm emekçiler birleşerek ve dayanışma içerisinde, grevli, toplu sözleşmeli sendika hakkımızı da alarak, eşitlikçi ve demokratik bir düzen kurmanın mücadelesini vereceğiz. Eğitim-İş olarak, çalışma yaşamında emekçinin koşullarını düzenleyen hükümlerin uluslar arası ölçütlere uyumunun sağlanması, hak ve özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesi, grevli ve toplu sözleşmeli sendikal hakların kazanılması için var gücümüzle çalışmaya ve sömürü düzenine karşı dimdik durmaya devam edeceğiz.
Mustafa Kemal?in devrimciliğinde ülkeye ışık olan Cumhuriyetin, tam bağımsız Türkiye?nin eğitim emekçileri, yarını belirleyenler, karanlığı yırtarak, bilgi ile, sevgi ile, emek ile, çağdaş Türkiye?yi sonsuza dek yaşatma yemini etmişlerdir. Türkiye?nin bilim ve eğitim işçileri, Eğitim-İş üyeleri olarak, her 1 Mayıs?ta meydanlarda karanlığın, emperyalistlerin, kuşatmacıların, işgalcilerin, gerici ve yobazların, Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlarının üzerine yürüyeceğiz.
YAŞASIN 1 MAYIS!
YAŞASIN EMEĞİN BAYRAMI!?
HALİL POSBIYIK?IN MESAJI
Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Sayın Halil Posbıyık 1 Mayıs İşçi Bayramı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayınladı. Başkan Posbıyık?ın mesajı şöyle:
?Her yıl olduğu gibi bu yıl da 1 Mayıs İşçi Bayramı?nı büyük bir coşku ile kutluyoruz.
İşçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan; birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü olan 1 Mayıs İşçi Bayramı, bilindiği gibi ilk olarak 1856'da Avustralya'nın Melbourne kentinde taş ve inşaat işçilerinin, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar yürüyüş düzenlemesiyle gerçekleştirilmiştir.
1 Mayıs 1886'da da Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bırakma eylemi yapmışlar, Chicago(Şikago)'da yapılan gösterilere yarım milyon işçi katılmıştır. Luizvil'de (Kentaki) 6 binden fazla siyah ve beyaz işçi, birlikte yürümüş, bu gösteriler 1 Mayıs'ı izleyen günlerde tüm harareti ile devam etmiş ve 4 Mayıs'ta kanlı High Market (Haymarket) Olayı'na yol açmıştır.
Bu olayları takip eden yıllar içinde de, uygulanan yasal baskılarla gösterilerin tekrarlanması engellenmiştir. 1889`da toplanan İkinci Enternasyonal'de Fransız bir işçi temsilcisinin önerisiyle 1 Mayıs gününün tüm dünyada "Birlik, mücadele ve dayanışma günü " olarak kutlanmasına karar verilmiş, böylece de ikinci gösteri 1890 yılında yapılabilmiştir.
Aradan geçen bir asırdan fazla bir süredir de 1 Mayıs tüm emekçi işçilerimizin haklı davalarına sahip çıktıkları, emeğin ve alın terinin taşıdığı tüm kutsal ve manevi değerlere sahip çıkılan önemli günlerden biri olmuştur.
Günümüz Türkiye?sinde de ne yazık ki emek ve alın terleriyle zenginlikler yaratan işçilerimiz, her geçen gün yoksullaşarak ayakta kalabilmek için yaşam mücadelesi vermekte ve ekonomik sıkıntılar karşısında her gün daha da zorlaşan ve çetin hale gelen yaşam savaşında ayakta kalabilmeye çalışmaktadırlar.
Özellikle 9 yıldır görevde olan AKP Hükümeti döneminde, sık sık ekonomik kriz bahane edilerek işçilerin hakları bir bir ellerinden alınmıştır. Bugün işçilerin çalışma hakları ve iş güvenlikleri büyük bir tehdit altındadır. İşçiler, taşeronlaşmanın da yaygınlaşmasıyla her an işlerini kaybetme riski ile karşı karşıyadırlar. Sosyal güvenlik alanında ise sürekli hak kayıpları ve ihlaller yaşanmaktadır. İşçilerin karşısında bütün bu olumsuzlukları çıkaran siyasi iktidar ise her şeyden önce çalışma hakkının kutsal bir hak olduğu ve anayasal güvence altında olduğu unutmuş görünmektedir. AKP iktidarı, parasız ve nitelikli sağlık hakkı ve herkese eşit eğitim hakkı, çalışma hakkı ve iş güvencesinin hiçbir zaman geriye dönüşü olmayan haklar olduğu gerçeğini görmezden gelmeye devam etmektedir. Büyük mücadeleler sonunda hayata geçirilen sosyal devlet anlayışının AKP iktidarı tarafından ortadan kaldırılmak istenmesini onaylamamız mümkün değildir.
Emekçilerin birlik ve dayanışma içerisindeki kararlı mücadelesinin eşit ve adil bir toplumsal düzende insanca yaşama hakkını bir gün ve mutlaka sağlayacağına yürekten inanıyorum. Bu duygu ve düşüncelerle tüm işçilerimizin, emekçilerimizin 1 Mayıs İşçi Bayramı?nı kutluyor sevgi ve saygılarımı sunuyorum.?
EMEK VE MESLEK ÖRGÜTLERİ ORTAK BİLDİRİSİ
1 MAYIS?TA MEYDANLARDAYIZ?
Türk-İş, Hak-İş, DİSK, Memur-Sen, KESK, TMMOB, TTB ve TEB yayınladıkları ortak bildiri ile tüm emekçileri 1 Mayıs?ta alanlara davet etti. İşçilerin, kamu emekçilerinin, meslek sahiplerinin, emeklilerin, işsizlerin, yoksulların, kadınların ve gençlerin tüm dünya emekçileriyle birlikte emeğin bayramını kutlayacağı belirtilen bildiride, şöyle denildi:
"Barış için, özgürlük için, demokrasi için, saygın bir iş için, savaşsız bir dünyada sömürüsüz, baskısız, insan onuruna yaraşır bir yaşam için birlikteyiz. Sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık ve sendikal haklarımız için 1 Mayıs 2011?de, başta Taksim olmak üzere tüm alanlarda, omuz omuzayız.
1 Mayıs 2011?i güvencesiz, esnek, kuralsız çalışmanın, taşeronlaşmanın yaygınlaştırıldığı koşullarda karşılıyoruz. Emekçilerin yarısı kayıtdışında çalışıyor, sendikal örgütlenmenin önündeki engeller korunuyor ve örgütlenen işçiler işten atılıyor. İş kazası adı verilen iş cinayetleri durmak bilmiyor. Torba Yasa ile her alanda emekçilerin hak ve çıkarları geriye götürülmek isteniyor.
Biz sosyal adalet, eşitlik, özgürlük ve demokrasi istiyoruz. Biz, özgürlükçü, eşitlikçi sivil demokratik bir anayasa ve yasalar için; inanç ve düşünce özgürlüğü için sesimizi yükseltiyor, özgürlükten, demokrasiden ve sosyal devletten vazgeçmeyeceğimizi bildiriyoruz."
Arap halklarının demokrasi mücadelesini destekleyen ve tüm anti-demokratik müdahalelerin kınandığı bildiride, emek ve meslek örgütlerinin talepleri de şöyle sıralandı:
"-İşsizliğin önlenmesini, kıdem tazminatı hakkımızın korunmasını, esnek, kuralsız ve güvencesiz çalışma biçimlerinden vazgeçilmesini istiyoruz.
-İşsizlik Sigortası Fonu?nun amacı dışında kullanılmasına karşı çıkıyoruz.
-Sağlık ve sigorta alanındaki mağduriyetlerimizin giderilmesini istiyoruz.
-Asgari ücretin insan onuruna yakışır olmasını, vergi adaletsizliğinin giderilmesini istiyoruz.
-İş cinayetlerinin önlenmesini, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin artırılmasını istiyoruz.
-Taşeronlaşma ve kayıtdışı ekonominin engellenmesini, özelleştirmelerin durdurulmasını istiyoruz.
-Antidemokratik sendikal yasaların değiştirilmesini, toplu pazarlık ve örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz.
-Kürt sorununun demokratik ve barışçıl bir şekilde çözümünü; din, vicdan ve düşünce özgürlüğünün toplumun tüm kesimlerine hakim kılınmasını istiyoruz.
-Cezaevlerindeki yaşam koşullarının insan onuruna yakışır bir şekilde iyileştirilmesini, ağır hastaların tahliye edilmesini istiyoruz.
-Doğal yaşamın korunmasını ve ekolojik çevrenin katline son verilmesini istiyoruz.
-Kadına yönelik şiddetin engellenmesini, istihdamda kadın emeğine daha çok yer verilmesini istiyoruz.
-Engellilerin toplumsal yaşama eşit bireyler olarak katılmasının sağlanmasını istiyoruz.
-ÖSYM tarafından yapılan sınavlarda güvenlik ve adaletin kuşkulara yer bırakmayacak şekilde sağlanmasını istiyoruz.
-Biz, 1 Mayıs 1977?nin aydınlatılmasını ve kaybettiklerimizin faillerinin bulunmasını, adalet önüne çıkarılmasını istiyoruz."
Haber :
ETİKETLER : Yazdır