Murat Sesli'den çarpıcı açıklamalar..
Murat Sesli Genç radyo'da Kerem Beyer'in konuğu oldu. Sesli çok özel açıklamalarda bulundu...
Murat Sesli Genç radyo'da Kerem Beyer'in konuğu oldu. Sesli çok özel açıklamalarda bulundu...
Genç Radyo’da ‘Zonguldak Gündemi’ne konuk olarak katılan Ereğli önceki dönem Belediye Başkanı Murat Sesli birbirinden çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Sesli’den kısa kısa…
- Ben tek başıma değilim, orada bir tek Murat Sesli yok!
- Artık Ereğli’nin kurtuluş zamanı geldi!
- Günü geldiğinde çalışmalarımızı notere imzalatıp halkın karşısına çıkaracağız!
- Ereğli’de seçim mevcut belediye başkanı ile benim aramda geçer!
- Herkesin belediye başkanıdır, benim de belediye başkanımdır!
- Evet, Yeni Adım’ı takip ediyorum, fırsat buldukça da 67 TV’nin haberlerini izliyorum!
- Bakın, bizim tartışacak, birbirimizle kavga edecek lüksümüz yok!
- 2014 yılında kurtuluş sağlanırsa, Ereğli’de ekonomi ve sosyal durgunluk değişir!
- Yalı Caddesi’nin açılması için Bozhane feda edildi!
- Daha düne kadar, ERDEMİR Genel Müdürü Fatih Tar, belediyede müdür yapmam dediği adamdı!
KEREM BEYER: Hatam varsa düzeltin, benim bildiğim kadarıyla 2014 Yerel Seçimi’ne yönelik ilk seçim bürosu açan sizsiniz.
MURAT SESLİ: Sadece Zonguldak’ta değil belki de Türkiye’de seçime 3.5 yıl varken büro açıp çalışmalarına başlayan aday ben şahsen duymadım.
K.B: Seçime 3.5 yıl varken neden çalışma bürosu açtınız. Neden bu kadar erken büro açtınız? Amacınız nedir? Belediye başkanlığını mı çok özleriniz? Sadece büro mu açtınız? Ekibiniz var mı? Yoksa sadece büroda çay içip sohbetler mi yapılıyor?
“ARTIK TÜRK İNSANI SEÇİMDEN SEÇİME GELEN ADAY İSTEMİYOR…”
M.K: Siyasette bir seçim biter, seçimin ertesi günü diğer seçim çalışmaları başlar.
Ben bir süreçten geçtim. Ben o günden bu yana tek bir şey söyledim, Karadeniz Belediye Başkanlığına adayım, dedim. Başka hiçbir yere aday olmadım, aday adayı da olmadım. Düşünmedim dahi.
Bir seçime hazırlanmak için, başlamak lazım. Bu işin geçi erkeni yok. Ne kadar erken olursa o kadar iyi. Biz bu düşüncede olduğumuz için seçime 3.5 yıl varken hazırlanmaya başladık. Şu an itibariyle de çalışmalarımız sürmekte.
Şevkimiz ve isteğimiz, tarih yaklaştıkça daha çok artıyor. Tempomuzu yavaş yavaş yükseltiyoruz.
Bir tarafta seçim çalışmamızı sürdürürken diğer yandan da ticaretimizi sürdürüyoruz. Artık Türk insanı seçimden seçime gelen aday istemiyor. Seçime iki ay kala vatandaş çıkıyor ortaya, ben adayım! Sen nereye adaysın, şurayı! Kime güveniyorsun, partime güveniyorum. Hayır, sadece partine güvenmeyeceksin. Partiye güven elbette önemli fakat bir de kendine güveneceksin.
Vatandaşın cenazesinde olacaksın, vatandaşın düğününde olacaksın. Meydanda olacaksın, kahvede olacaksın. Yani, vatandaşla iç içe olacaksın. Vatandaş senin yüzünü unutmayacak.
Seçime birkaç ay kala ortaya çıkıldığında Zonguldak’ta ve bölgemizde ne olduğunu gördük. Bundan dolayı çalışmamız erken başladı.
Seçim büromuzda ne olmakta? Büromuz sadece çay içilen, sohbet edilen bir yer değil. Belediye başkanlığı yaptığım dönemdeki gibi çalışmakta. İş isteyenler geliyor, ekonomik sorunları olanlar geliyor, aş isteyenler geliyor, Ereğli’yle ilgili düşüncesini söylemek isteyenler geliyor, enteresan fikirler burada paylaşılıyor.
Seçim büromuzda bir çok proje not alınmış vaziyette.
Ben tek başıma değilim, orada bir tek Murat Sesli yok. Orada Murat Sesli’yi seven, Murat Sesli’nin tarafında olan, Murat Sesli’nin belediye başkanı olmasını isteyen değişik partilerden çok değişik insanlar var.
K.B: Değişik partilerden!
“EREĞLİ’DE, PARTİLER ÜSTÜ BİR OLAY OLDU…”
M.S: Evet, değişik partilerden. Karadeniz Ereğli’de artık parti olayı yok. Karadeniz Ereğli’de, partiler üstü bir olay oldu. Artık Ereğli’nin kurtuluş zamanı geldi. Bunun içinde A partisi, B partisi olmayacak. Burada Ereğli nasıl kurtulur, bununla ilgili bir çalışma olacak. Ve bütün partiler bir aday üstünde birleşecek, belki karşımıza çıkacak olan arkadaşın partisinden bir çok arkadaş da bizimle çalışacak.
K.B: Sözlerinize bakarsak Ereğli’de renkli bir seçim dönemi yaşanacak.
M.S: Evet, haklısınız. Bakın ben benimle çalışan hiçbir arkadaşımı daha ortaya çıkarmadım. Hiçbir arkadaşımı halkın önüne çıkarmıyorum.
K.B: Ekibin yıpranmasından mı çekiniyorsunuz?
M.S: Tabii ki, şimdi benimle beraber olan eski arkadaşlarım var. Benimle birlikte geziyorlar, hep birlikte oturup kalkıyoruz. Ama aramızda yepyeni arkadaşlarımız var. İnanın ki biz ekibimizle meydana indiğimizde isimleri duyan kesinlikle şaşıracak.
K.B: İddialı bir kadroyla geliyorsunuz…
“HEP BİRLİKTE KAFA KAFAYA VEREREK,
EREĞLİ İÇİN NE YAPABİLİRİZ TARTIŞIYORUZ…”
M.S: İddialı, çok iddialı bir ekiple geliyoruz. Ekibimiz kadar projelerimizle de iddialı olacağız. Biz seçim günü projelerimiz çıkarmayacağız. Bir proje ekibimiz var, bunu da bugün Genç Radyo dinleyicileriyle paylaşalım. Mimar, mühendis arkadaşlarımız var. Çevre mühendislerimiz var, müteahhit arkadaşlarımız var. Emlakçı arkadaşlarımız var. Yine şehir dışından destek aldığımız arkadaşlarımız var. Hep birlikte kafa kafaya vererek, Ereğli için ne yapabiliriz tartışıyoruz, çözüm yollarını bulup proje aşamasına geçiyoruz. Günü geldiğinde çalışmalarımızı notere imzalatıp halkın karşısına çıkaracağız. Yani yüzeysel projelerle vatandaşın karşısına kesinlikle çıkmayacağız.
K.B: Birkaç projeyi sizden öğrensek…
“BİZ YAPILANLARI YAPMAK İÇİN DEĞİL
YAPILMAYANLARI KARADENİZ EREĞLİ’DE YAPMAK İÇİN
GÖREVE GELECEĞİZ…”
M.S: Zamanı geldiğinde projeleri herkesle paylaşacağız. Şimdi bir şeyler söylemek istemiyorum. Belediye başkanı olduktan sonra belediye olarak cenaze hizmetlerini ücretsiz yerine getireceğimizden üç beş yerde bahsettim. Sonraki süreçte Ereğli Belediye Meclisi’nde dediler ki, cenaze hizmetleri ücretsiz!
Ben projeyi söylediğim zaman, projemiz elimizden gidiyor.
Gelmiş geçmiş bütün belediye başkanları iyisiyle kötüsüyle Ereğli’ye hizmet etti. Biz yapılanları yapmak için değil yapılmayanları Karadeniz Ereğli’de yapmak için göreve geleceğiz. Geçmiş yönetimleri kötülemeye gerek yok. Bizler her türlü olumlu hizmette varız. Olumsuzluklara ise elbette engel olacağız. Yapılan her güzel hizmetten elbette mutluluk duymaktayız. Ama bizden öncekiler yapmış ama bizden sonrakiler yapacak, bunlara tartışmaya hiç gerek yok. Biz de iddialıyız.
Hem belediye başkanlığını alacağız hem de önemli hizmetleri hayata geçireceğiz.
K.B: Ereğli’de kimi rakip görüyorsunuz?
“DİĞER ADAYLARIN HİÇ BİRİ, BİZE YAKLAŞAMAZ…”
M.S: Çok iddialı konuşuyorum. Ben bunu her ortamda da dile getiriyorum. Hangi parti olursa olsun, Ereğli’de seçim mevcut belediye başkanı ile benim aramda geçer. Diğer adayların hiç biri, bize yaklaşamaz.
2014’teki yapılacak yerel seçimde ya şu an ki mevcut belediye başkanı göreve devam eder ya da biz belediye başkanı oluruz. Ereğli’de başka kimsenin şansı yok.
Ereğli’de saat kulesi var, biri oraya diksin ve yanından geçen 100 kişiye sorsun, Ereğli’de kimi belediye başkanı olarak görmek istiyorsunuz?
Alt alta da yirmi aday ismi yazılsın, görüş açıklayanların 95’i bana ve mevcut belediye başkanına oy verir, diğer 5 oy 18 adaya gider. Kaçı beni belediye başkanı görmek ister, kaçı mevcut belediye başkanının görevini sürdürmesini ister, bilemiyorum. Ben iddialıyım.
Vatandaşın yanında olmayanlar çıkacaklar, biz belediye başkanlığına talibiz diyecek, yok böyle bir şey!
K.B: Durumunuzu görmek için anket yaptırıyor musunuz?
M.S: En güzel anketi vatandaş yapıyor.
K.B: Ereğli’nin gelmiş geçmiş, iyisiyle kötüsüyle hizmet etmiş belediye başkanlarından bahsettiniz. Geçenlerde, kasaları kim tarttıysa onun yalancısıyım söylenen göre 20 ton hamsi dağıtılmış, vatandaş afiyetle hamsiyi mideye indirdi. Hamsi Festivali’ne neredeyse tüm Zonguldak davet edildi. Ereğli’ye sizin de hizmetiniz geçti, Ereğli Belediyesi tarafından Hamsi Festivali’ne davet edildiniz mi? Ereğli Festivali’ne davet ediliyor musunuz?
Ereğli’den bahsediyoruz. Marka değerini belirleyen üç kelime var, SEVGİ-BARIŞ VE DOSTLUK.
Üç kelimenin karşılığı Ereğli’ye hizmet veren tüm belediye başkanlarını gerektiği şekilde onore etmektir, diye düşünüyorum…
“FESTİVALLERE FALAN DAVET ALMIYORUZ…”
M.S: Hayır hayır, davet edilmedim. Bizde böyle şeyler olmaz. Mevcut belediye başkanını severiz, sevmeyiz. Ama ne olursa olsun hepimizin belediye başkanıdır. Ereğli’de yaşayan herkesin belediye başkanıdır, benim de belediye başkanımdır. Sevmek ayrı bir şeydir, saygı duymak ayrı. Ereğli’de böyle bir davet olayı falan yok. Festivallere falan davet almıyoruz. Zonguldak merkezde durum nasıl bilmiyorum ama Ereğli’de öyle davet gibi bir durum yok.
K.B: Hazır sizi bulmuşken Ereğli gündemini bi kenara bırakmıyorum. Cuma günü Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın basın toplantısına değinmek istiyorum. Halil Bey, Özcan Ulupınar’ı eleştirdi, Ercan Candan’la çalışmasından bahsetti ve birazcıkta Demir Medya’ya yüklendi. Haber dakikasıyla ve içeriklerle ilgili serzenişte bulundu. Bildiğim kadarıyla pek çok gazeteyi takip etmektesiniz, yerel gazeteler arasında Yeni Adım’da var. 67 TV’yi de takip etmektesiniz, sizin de Ereğli’ye yönelik Demir Medya’ya eleştiriniz var mı?
“GÖNÜL KOYMAYA GEREK YOK…”
M.S: Evet, Yeni Adım’ı takip ediyorum, fırsat buldukça da 67 TV’nin haberlerini izliyorum. Önce haberlerden başlayayım. Sizin gazetenizin, Zirve Gazetesi’nin ve hatta televizyonun Ereğli Belediyesi’ne ait çalışmalara yeterince yer ayırdığına inanıyorum. Çünkü yapılan etkinlikler diğer gazetelerde çıktığı gibi Demir Medya’da da yer almakta. Bununla ilgili sitem etmeye gerek yok. Bir şeye kızmıştır, belki duygusal davranıyor fakat yayınlanan haberler ortada. Ereğli Belediye Başkanı biraz alıngan.
Hiçbir basın organına benim haberimi yapmıyorsunuz diye sitem etmeye hakkımız yok. Sizin yayın organlarınızda hemen hemen her gün Ereğli ile ilgili Ereğli Belediyesi ile ilgili haberler çıkıyor.
Köşe yazarlarınız var, Harun Ersoy’dur, Erhan Çakmak’tır, Zirve Gazetesi’nde Alev Uzunbaş, köşelerinde övgü dolu sözlerle Ereğli Belediye Başkanından bahsetmektedir. Burada alınganlık yapacak herhangi bir şey göremiyorum. Gönül koymaya gerek yok.
K.B: Ben size açık açık söyleyeyim. Evet AK Parti Zonguldak Belediye Başkanı Özcan Ulupınar, TBMM’de bir konuşma yaptı, Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ı kabadayı ilan etti. Bu ilanın yeri TBMM olmamalıydı. Ereğli’nin kanayan yarasını, tersaneleri iyileştirmek varken Belediye Başkanına böylesi yüklenmek hoş değildi. Yanlış anlamayın ben bu konuda sizden yorum istemiyorum. Sadece içime sinmeyen bir durumu paylaşmak istedim…
“SAYIN ULUPINAR’IN SÖZLERİNİN EKSİĞİ VAR, FAZLASI YOK…”
M.S: Yok hayır, böyle düşünmeyin, ben alışılagelmiş bir siyasetçi değilim. Bildiğim doğruyu söylerim, kıvırmaya da gerek yok. Özcan Ulupınar’ın söylediklerinin eksiği yok, fazlası var. Yeri, TBMM’miydi? Değildi. Ama bakın tekrar ediyorum, Sayın Ulupınar’ın sözlerinin eksiği var, fazlası yok! Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır. Ercan Candan ve Özcan Ulupınar’ın konuşmaları birbirinden apayrı. Biz istiyoruz ki, hiçbir zaman böylesi tartışmalara girmesinler. Ereğli’ye ve Zonguldak’a hizmet etmenin yollarına baksınlar. Hiçbir zaman tartışmalarını istemiyoruz. Bakın, bizim tartışacak, birbirimizle kavga edecek lüksümüz yok.
Mevcut belediye başkanı ile 2004 yılında severek birlikte olduk. Severek meclis üyesi olduk. Biz oraya gidip de bizi meclis üyesi yap, demedik. Kendisi davet etti ama biz de severek yanına gittik.
Ne zamana kadar? 2007 yılına kadar hiçbir sıkıntı yoktu. Daha sonradaki süreçte yeni dönemde, 2009’dan sonra tamamen farklılaştı.
K.B: Halil Posbıyık için kavgacı diyorlar, zaman zaman bu tavrını ben de eleştiririm. Siz ne düşünüyorsunuz, Halil Bey kavgacı mı?
“KAVGACI DİYORLARSA, EVET ŞU ANKİ DURUMU, KAVGACI…”
M.S: Yaşı ilerliyor, belki yaşının vermiş olduğu bir durumdur.
Belki eşinden dolayı kızdığı bazı olaylar vardır. Bunlar üst üste binince de biraz kindar oldu, alıngan oldu. Her şeye küser oldu. Söyleyeceklerini kavga ederek söylemeye başladı. Kavgacı diyorlarsa, evet şu anki durumu, kavgacı.
K.B: Ereğli, ekonomik durgunluktan, sosyal durgunluktan nasıl kurtulabilir?
“BELEDİYE HERKESİ KUCAKLAMALI
VE
HERKES DE BELEDİYEYİ SEVMELİ…”
M.S: Kan değişikliği şart, Ereğli’nin silkelenmesi şart. Bunu en başında gelen kurum, belediyedir. Kavgacı olmayan bir belediye gerekmekte. Belediye herkesi kucaklamalı ve herkes de belediyeyi sevmeli, böyle bir belediye şart Ereğli’ye. Belediyeden sonra STK’lara görev düşer, vekillerimize görev düşer.
2014 yılında kurtuluş sağlanırsa, Ereğli’de ekonomi ve sosyal durgunluk değişir. İnanıyorum ki, Ereğli halkı günü geldiğinde gerekeni yapacaktır.
K.B: Ereğli’de korku imparatorluğundan bahsedilmekte. Böyle bir imparatorluk var mı, yakıştırmamı?
“EREĞLİ’DE KORKU İMPARATORLUĞU VAR…”
M.S: Ereğli’de şu an kimse korkudan ağzını açamıyor. Ereğli’de korku imparatorluğu var. Esnaf korkudan sesini çıkaramıyor.
Gerçekten de bir baskı var Ereğli’de esnafın üzerinde. O baskı ancak belediye değiştiğinde ortadan kalkar.
K.B : Ereğli Belediyesi nasıl baskı kuruyor, biraz açar mısınız?
“KAVGA EDEN BİR BELEDİYE BAŞKANI OLDUKTAN SONRA
SÖYLENECEK BİR ÇOK ŞEY YOK…”
M.S: Ereğli Belediyesi, ERDEMİR ile kavga etti. Esnafla kavga ediyor. Başkan kendisi söylüyor, ben kavgacıyım diyor. Bundan onur duyuyorum diyor. Daha bundan sonra konuşulacak bir şey yok ki.
Yani, kavga eden bir belediye başkanı olduktan sonra söylenecek bir çok şey yok ki.
K.B: Son dönemlerde Ereğli’ye pek gelmesek de özellikle seçim dönemlerinde sık sık geldik. Ereğli kazan biz kepçe dolaştık. Ereğli Belediye Başkanı Halil Bey sağ olsun bizleri ağırladı, yine sizler daima kapınızı bizlere, biz basın mensuplarına açtınız. Gönül dostlarımız var Ereğli’de, sohbetlerinden feyz aldığım tecrübeli gazeteci ağabeylerimiz var Ereğli’de, Özellikle Ereğli sahili ne kadar stresimiz sorunumuz varsa aldı götürdü.
Ereğli’nin güzelliğini son dönemlerde kar körlüğüne benzetiyorum.
Eşsiz bir güzelliktir bembeyaz örtü, bir müddet sonra göz alır, kar körlüğü ortaya çıkar. Ereğli’nin sahili de böyle. İnanılmaz güzel. Park ve bahçe düzenlemesi tek kelimeyle harika. Fakat Ereğli sadece sahilden ibaret değil…
Ereğli’nin daha düne kadar kapalı pazar yeri yoktu. Ereğli’nin terminali Ereğli’yi yakışmıyor. Ereğli’nin belediye binası Ereğli’ye yakışmıyor. Ereğli’nin arka mahallelerin sorunlu.
“DENİZİN KENARINA SÜS HAVUZU YAPMAKLA BU İŞ OLMUYOR…”
M.S: Mevcut belediye başkanı ne diyor? Eve misafir geldiği zaman nerede ağırlarsın, salonda. Salon iyi olacak. Mutfak kötü, odalar kötü. Ama oralar görülmüyor ki. Sen salon mobilyasını sürekli yenilesen de, evin diğer bölümleri eskiyor, eskidi.
Yalı Caddesi demek her şey demek değil. Bozhane’nin durumunu siz de biliyorsunuz. Bozhane’de yüzlerce insan ekmek kazanıyordu.
Yalı Caddesi uğruna Bozhane’yi feda ettik! Bunu çok iddialı söylüyorum. Yalı Caddesi’nin açılması için Bozhane feda edildi.
Yalı Caddesi parayla satıldı. Yalı Caddesi de bizim, oradaki esnaf arkadaşlarımız da iş yapacak ama Bozhane’nin de açık olması gerekiyordu.
Bizim dönemimizde inşallah Bozhane ile ilgili güzel şeyleri gündeme getireceğiz.
Şu an için Bozhane ile ilgili bir şey yapılamaz. Ne söylerse söylesin olmayacak şeylerdi. Burası onun çözebileceği bir iş değil.
Sadece aç karnına sahile insen ne olacak? Ereğli şu an işsiz. Ereğli aç. Denizin kenarına süs havuzu yapmakla bu iş olmuyor. Şu an işe ihtiyacı olan binlerce insan var. Ereğli de evine ekmek götüremeyen binlerce insan var. Sahile gelmekle, sahildeki banklara oturmakla bu işler olmuyor. Tabiî ki arka mahalleler sahil bandı gibi değil. Arka mahallere de hizmet gelmesi gerekmekte.
Hizmet ayrı, fakat artık iş hizmetle bitmiyor. İstihdam yaratmalısınız, iş yaratmalısınız, insanların işsizliğini çözmek zorundasınız.
Bir memlekette vatandaş taşa takılıp düşüyorsa bunun sorumlusu belediyedir. Memlekette yaşayanların başı, belediye başkanıdır. İnsanlar açsa sorumlusu da belediye başkanıdır. Bunu çözmek de belediye başkanına düşer.
Bakın, Ereğli’de uzun zamandır halk toplantıları yok. Halkı dinlemek yok. Sadece sahil boyu gez, oltayla karayoluna balık tut, karayolunda balık tutacağına arka mahallede ağ atacak yerler var. Gezerseniz var. Bu işler şovla olacak işler değil. İnsanların açlığı ve işsizliğiyle ilgili belediye olarak ne yaptın? Ortada hiçbir şey yok.
Daha düne kadar, ERDEMİR Genel Müdürü Fatih Tar, belediyede müdür yapmam dediği adamdı. Ereğli Belediye Başkanı bunu söyledi. Dün Fatih Tar için böyle söylüyordu da, aradan geçen sürede ne oldu? Fatih Bey birkaç üniversite mi bitirdi? Ne oldu da müdürlüğe yakıştırılmayan Fatih Tar ile objektifin karşısına geçiyorsun?
Şimdi Halil Bey ile Sayın Fatih Tar’ın arası iyi. Biz dışarıdan böyle görüyoruz. Ama hep böyle iyi olması lazımdır. Ama belediye başkanı söylemleriyle insanları germekte.
Şimdi sendikayla sıkıntısı var. Sendikayı muhatap almıyor belediye başkanı. Ama muhatap alınmayan sendika Ereğli’de çok büyük bir güç. Sen bu insanları yok sayamazsın. Ereğli’de kavga etme lüksümüz yok. (Yeni Adım)
Haber :