"Şifre" kanayan karaya dönüştü
Yayınlanma : 13-05-2011 | 21 : 37 10
Güncelleme : 13-05-2011 | 21 : 37 10
Eğitim-İş Zonguldak Sekreteri Ayşegül Papila, ?ÖSYM Başkanı güvensizliğini bir kez daha tazeledi? dedi.
YGS sınavındaki şifre skandalı kanayan yaraya dönüşmeye dönüşme eğrisi içinde. Gün geçmiyor ki sınavdaki şifre skandalı protesto edilmesin.
Son olarak Eğitim-İş Zonguldak Sekreteri Ayşegül Papila, yazılı bir açıklama yaptı. Papila açıklamasında ÖSYM Başkanı Ali Demir?i eleştirdi:
Eğitim-İş Zonguldak Sekreteri Ayşegül Papila, ?ÖSYM Başkanı güvensizliğini bir kez daha tazeledi? dedi.
YGS sınavındaki şifre skandalı kanayan yaraya dönüşmeye dönüşme eğrisi içinde. Gün geçmiyor ki sınavdaki şifre skandalı protesto edilmesin.
Son olarak Eğitim-İş Zonguldak Sekreteri Ayşegül Papila, yazılı bir açıklama yaptı. Papila açıklamasında ÖSYM Başkanı Ali Demir?i eleştirdi:
?ÖSYM Başkanı Ali Demir, YGS?deki şifre skandalına ilişkin açıklamalarıyla devletin zirvesini tatmin etmeyi başarırken, başta öğrenciler olmak üzere tüm kamuoyuna ancak güvensizlik ve şüphe aşılamayı başarabilmişti. Bugün üniversite adaylarına gönderdiği mektupla hatasını telafi etmeye çalışırken, kafaları daha da karıştıracak söylemlerde bulunmuştur. Gönderilen mektuplarda şifrelemenin varlığını nihayet kabul etmiştir..
ÖSYM Başkanının tüm kamuoyu önünde başlattığı tartışmalar karşısındaki açıklamaları ve adaylara gönderdiği mektupta sehven sıralı kitapçık verildi. En büyük değerli seçeneğin hemen sağındaki seçeneğin doğru olması durumu ortaya çıkmıştır denildi. Mektupta kitapçıktaki bu dizilişin kimse tarafından fark edilmediği ileri sürse dahi artık kimseyi bu zamandan sonra inandıramaz. Ve soruyoruz?
Basına Verilen Soru Kitapçığı: ÖSYM başkanı basın için master kopya dışında bir soru kitapçığının ?gereksiz yere? türetilmiş olduğunu itiraf etmektedir. Ayrıca bu kitapçığın sınavdan sonra türetildiğini ve hiçbir adaya verilmediğini de ifade etmektedir. Peki, böyle bir kitapçığa neden ihtiyaç duyulmuş olduğunu ÖSYM Başkanı neden günlerdir açıklayamamaktadır? 1 milyon 700 bin farklı kitapçık olduğunu belirtirken, görme engellilere yönelik 1000 adet aynı kitapçık olduğundan neden söz açmamaktadır?
2. Tüm adaylara Verilen Soru Kitapçıklarında Cevap Seçeneklerinin Dizilişi: ÖSYM Başkanı cevap anahtarlarındaki algoritmada suçu önce matbaanın bilgi işlemcisinin işgüzarlığına indirgerken, sonrasında deyim yerindeyse ters köşeye yatıp, sehven bir yanlışlık yaptıklarını açıklamıştır. Bugüne kadar inceledikleri soru kitapçıklarında bu dizilişin biliniyor olduğuna dair hiçbir ibare bulamadıklarını söyleyen Sayın Demir, tüm kitapçıklar incelenmeden nasıl bundan emin olabilmektedir?
Konunun uzmanları ya da ilgili kurumlar tarafından yapılmayan bir açıklama, bizim için bir anlam ifade etmemekte ve şifrenin dışarı sızdırılmış olma ihtimalini ortadan kaldırmamaktadır. Bu noktada ÖSYM?nin, MEB?in ve devletin zirvesinin bu söz birliğinin ardındaki şifreyi çözmek, YGS?nin şifresini çözmekten daha zor.
Mektubunun son satırlarında ÖSYM Başkanı Sayın Demir, ÖSYM güvenilirliği konusunda şüphe duyan herkesi, üniversite adaylarının heyecanını ve duyarlılığını suistimal etmekle ve kamuoyunu karamsarlığa yöneltmekle suçlamaktadır. Yani öğrenciler, sendikalar ve basın başta olmak üzere tatmin ettiklerinin dışındaki herkes hakkında inceleme, soruşturma ve yasal işlem başlattıklarını ifade etmiştir. Sayın başkanın da bildiği gibi ÖSYM Sınav Uygulama Yönergesi?nin Sınav Görevlileri başlıklı bölümünde, ?ÖSYM tarafından yapılan tüm sınavların en üst yetkilisi ve sorumlusu ÖSYM başkanıdır.? denilmektedir. Dolayısıyla ÖSYM başkanının sorumluluktan kaçmak gibi bir lüksü yoktur. Daha fazla vakit geçirilmeden sınavın iptali yapılmalı yada YGS dikkate alınmadan LYS girilmelidir .Ancak bu yöntemlerden uzak opjektif kriterlere dayanan bir şekilde yapılması gerekir. Eğitim-İş olarak Cumhuriyet Başsavcılığına bulunduğumuz suç duyurusu, ÖSYM başkanına sorumluluklarını hatırlatmanın ilk adımıdır. Bu süreçte yaşanan tüm tartışmalarla birlikte meydanlara dökülen binlerce üniversite adayının ve ailesinin vicdanında yara açmış olan ÖSYM, şüphe içinde bıraktığı 1 milyon 700 bin gencini ve kamuoyunu bir mektupla tatmin edemediği gibi güvensizliğini bir kez daha somut olarak göstermiştir.?
Haber :
ETİKETLER : Yazdır