SİYASET MARKETİ!..
Siyaset marketinde her siyasetçinin ve siyasal partinin bir raf ömrü, yahut son kullanma tarihi vardır.
Yaşamın bize öğrettiği gibi, bir gün her şey biter! Yaşam dahil!.. Bundan kaçınmanın olanağı yoktur!..
Siyaset marketinde her siyasetçinin ve siyasal partinin bir raf ömrü, yahut son kullanma tarihi vardır.
Yaşamın bize öğrettiği gibi, bir gün her şey biter! Yaşam dahil!.. Bundan kaçınmanın olanağı yoktur!..
Birçok namlı siyasetçi artık çimenlere aşağıdan bakıyor! Kimisi de yaşamın deklase ambarında paslanıyor.
İki başbakanı örnek versek, uzatmaya da gerek kalmaz sanırım:
Mesut Yılmaz…
Nerede o?
Kim bilir!...
Tansu Çiller?
O’nun nerede olduğunu geçenlerde çiftliğinde yakalanan etiketsiz binlerce şişe şarap haberinden öğrendik. “ Dostlar için “ deyip yakayı sıyırdı!..
Dünün yıldızı kimi politikacılar ise, siyaset marketinde ayak sürüyor!..
Şu da var ki, siyasal partiler olsun, tek tek siyasetçiler olsun, siyaset marketindeki raf ömürlerini uzatabilirler. Her koşula uyum sağlayarak!..
Bunun örnekleri de yok değil. Örneğin, çevremizden Köksal Toptan!..
Partisel planda, örneğin Saadet Partisi, azıcık DSP…
ANAP, DP, TP, BBP vb. yaya çimenlere aşağıdan bakıyor, yahut ayak sürüyorlar!..
Demokrasi denilen alengirli rejim, işine yaramayanı bir kenara koyuyor; işine yarayanla yoluna devam ediyor…
AKP’nin tepeden iktidara konması da bir “ demokrasi “ masalı değil mi?.. Nice dinci siyasetçinin büyük acılara uğrayarak yarattığı birikimi, AKP sırtlayıp savunmadı mı?..
“ Hoca “larına inanılmaz bir kazık da atarak!..
Tamam, siyasetçilerin son kullanma tarihlerini uzatmaları mümkün dedik. Bunun tersi de doğrudur. Kimisi hava kaçırır, kimisi anasının gözü siyaset pazarlamacılara tarafından havalandırılır! Kimisi de akıl sağlığını yitirir; rehabilitasyon sürecinde de şifa bulmazsa, siyasetin deklası (kullanılmayan malzeme) ambarına kaldırılır!..
Kimi zaman siyasetçinin akıl sağlığını kaybetmesinde, çevresinin de etkisi olur, hatta çoğu zaman öyle olur.
Hitler’e “ İnsan haraları “ kunduran çevresindeki fanatik dalkavuklardı örneğin. Sovyetler Birliğine de onların manipülasyonu saldırmıştı. Bu onun sonu oldu!..
Yerel planda da bu süreç yaşanmadı mı kaç kez? Yaşanmıyor mu? Yaşanmayacak mı?..
Ne dedik:
Bir gün gelir her şey biter!..
Ama şöyle biter, ama böyle biter… Sonuçta mutlaka biter!..
Önemli olan, tarih babanın karakaplısına düşülecek not’tur sonunda:
“ İyi şeyle yaptı.. İyi adamdı…”
“ İyi şeyle de yaptı, ama çevresinde etkisiyle büyüklük hastalığına yakalandı..
Politika, geleceği görme sanatıdır. Geleceği yitirdiniz mi, burnunuzun ucunu göremez hale gelirsiniz!..
Bu da raf ömrünüzü kısaltır!..
SESLİ’NİN BASIN TOPLANTISI
Önceki Belediye başkanı Murat Sesli, geçtiğimiz Çarşamba günü yaptığı basın toplantısında, Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ı ağır şekilde suçladı.
Posbıyık sessiz kaldı.
Buna karşılık, Belediye Başkanı Bürosu, Murat Sesli’nin Başkanlığına ait olduğu ileri sürülen bir belgeyi basına servis etti.
Ancak, Sesli, belgenin altındaki ismin ve imzanın kendisine ait olmadığını belirtti; yargıya başvuracağını söyledi.
Özetle, siyaset ısınmaya başladı!..
Isınmasın varsın! Ne demiş eskilerimiz:
“ Nerede hareket, orada bereket!.. “
Dileğimiz polemiklerin ayağa düşmemesidir!..
Haber :
ETİKETLER : Yazdır