Toptan: "ÖSYM Başkanı Görevini Bırakmalı!"
Yayınlanma : 14-05-2011 | 09 : 08 45
Güncelleme : 14-05-2011 | 09 : 08 45
Toptan, değişik konulara değindiği ziyarette, ÖSYM?nin ?çok şüpheli bir yer haline geldiği?ni söyledi?
Ak Parti Milletvekili Önceki Meclis Başkanı Köksal Toptan, ZGC? yi Ziyaret etti
ZGC? de Toptan, önemli açıklamalarda bulundu.
Toptan ??Yeni Bir Anayasa Yeni Dönemde Çıkarılmalı?
Toptan, değişik konulara değindiği ziyarette, ÖSYM?nin ?çok şüpheli bir yer haline geldiği?ni söyledi?
Ak Parti Milletvekili Önceki Meclis Başkanı Köksal Toptan, ZGC? yi Ziyaret etti
ZGC? de Toptan, önemli açıklamalarda bulundu.
Toptan ??Yeni Bir Anayasa Yeni Dönemde Çıkarılmalı?
ZGC ziyaretinde Ak Parti İlçe Başkanı Metin Karaduman, Aday Adayı Celal Kazancı, Ak Parti Teşkilat Yöneticileri ve Partililer hazır bulundu.
Toptan konuşmasında; bu yeni dönemin en önemli işi yeni bir Anayasa. Bu günkü Anayasayı kelimesi kelimesine, virgülü virgülüne alsak ve yeniden yazsak, bu bile psikolojik olarak Türkiye için bir kazanç diye düşünüyorum. Türkiye sivil inisiyatifi ile iç Anayasayı yapmak. Bu dönem yapmalı. Hem siyasi irade, hem de toplumsal irade olarak ihtiyaçlarımız var. Bunun ötesinde bunla Türkiye erişirken kendi Anayasasını yapsın. Yani 1876 Kanuni esas padişah zamanında yürürlüğe koyduk. Ondan sonraki Anayasaları da hep olağanüstü dönemler yönetimleri ile yaptık. Ve ilk defa Türkiye?nin eline böyle bir imkân geçiyor. Siyasi partiler yeni bir Anayasa yapalım diyor. Sivil toplum örgütleri, toplumun önderleri bir yeni Anayasa yapmak konusunda hem fikir. Yani bu aşamada bundan Türkiye istifade etmeli.
Biliyorsunuz, ben ona da teşebbüs ettim. Ama maalesef Cumhuriyet Halk Partisi arkadaşlarımız Deniz Bey olumlu karşılamadı.
Yeni Anayasa Uzlaşma İle Yapılmalı
Yani Türkiye?de uzlaşmayla bir Anayasa yapmalı ve becermeliyiz.
Sivil toplum kuruluşlarının, Üniversitelerin yani herkesin görüşleri alınacak. Toplum uzlaşması ile olmalı. Geniş bir uzlaşma sağlanmalı. Çünkü Anayasa da yönetenlerle yönetilenler arasında bir sözdeş, bir aktif olmalı. Orada mümkün olan en yüksek uzlaşmayı sağlamak lazım
Memurlara Verilen Toplu Sözleşme Hakkının Kanun Değişikliklerinin Tamamlanması Sağlanamadı
En son çıkan Anayasanın memurlara verilen toplu sözleşme hakkı daha tam anlamıyla anlaşılmadı. Onlarla ilgili kanunlar çıktı. Bu Anayasa hâkimiyle, Savcısı, yüksek kurulu, torba kanunun son 2-3 ayda parlamentoyu çok sıkıştırdı.
Bu bakımından 12 Eylül?de Referandum da kabul edilen Anayasa değişikliklerine bağlı kanun değişikliklerin tamamı sağlanamadı.
12 Haziran?da seçimler yapılır. Bir hafta içerisinde kesin sonuçlar açıklanıp Parlamento toplanır. Hemen Meclis Başkanlık Divanı?na teşekkül için bir süreç başlar.5-10 gün sürecinde aday göstermesi seçimi o arada hükümet istifasını verir. Cumhurbaşkanı yönetimin yeniden kurulması görevini Başbakana verir. Hükümet programı hazırlanır. Hükümet programının müzakeresi, güven oylaması bu Haziran ayının sonu, Temmuzun ilk günlerine kadar sürer. Ondan sonra kanun çıkarmak çok kolay değildir. Meclise gider, denetime kadar. Denetimden sonra bütçe girecek.
O arada oraya sıkıştırılabilir, kanun orada baskı kurulabilir.
Anayasanın İlk 3 Maddesi Değişmemeli
Bana göre, Anayasanın 2 ? 3 maddesini değiştirmemek lazım. Orada zaten Türkiye?nin bir sorunu da yok. Sadece laiklik herkes kendine göre yorumluyor, oraya buraya çekiliyor. 2-3 maddeyle Türkiye?nin Türkiye toplumunun bir problemi, bir sorunu yok.
Zamanla taban üzerinden bir baskı kurmak, zaman zaman onları ayırt etmek ve desteklemeyi sağlamak için bu tür çıkışlar yapılıyor. Ama baktığımızda onların bu tür politikaların orada yaşayan Kürt vatandaşlarımızın sorunları ve talepleri ve istekleri oluyor.
Türkiye?nin Demokratikleşme Sorunu Var
Türkiye?nin demokratikleşme bir sorunu var. Mesela, bir anne, baba çocuğuna bir Kürtçe bir isim veremiyor. Yahut sokakta gezerken Kürtçe konuşamıyor. Ya da Kürtçe bir şarkı söyleyemiyor. 12 Eylülün yasaklarıdır bunlar. Biz buraya geldik bunun Kürt sorununa bağladık. Kürt sorunu ile ilgili değil, bu demokratikleşme sorunudur. O alanda yasal düzenlemeler yapıldı. Sonradan kendiliğinden ortadan kalktı. Şuanda varlığı iddia edilen sorunlarda demokrasileşme sorunudur.
Bu bakımdan Diyarbakır?daki bir vatandaşımız demokrasiyle olan ilişkisinde ne sorunu yaşıyorsa, Edirne?deki, Zonguldak?taki de yaşıyor. Bu yüzden iyi bir Anayasa bu sorunu çözebilir diye düşünüyorum.
Güneydoğudaki Sorun Yerel Yönetimlerden Kaynaklanıyor.
Güney Doğu?da ekonomik bakımından çok ciddi yatırımlar var. Türkiye?nin en büyük yatırımı da o bölgede. Yani çok ciddi yatırımlar yapılıyor. Yeni barajlar yapılıyor, olağanüstü tarım destekleri var. Orada ekonomik olarak yapılıyor.
Sorun bana göre yerel yönetim. Yerel yönetimler orada halka hizmet etmek yerine ideolojik davranıyorlar. Ümit ediyorum ki bu yeni süreçte herkes aklını başına alacaktır. Çünkü Türkiye?nin bölünmesi, parçalanması halinde bundan herkes yani Türkiye büyük bir zarar görür.
Bu nedenle, herkesin bir milli bütünlük içerisinde vazgeçemediğimiz, unsur dediğimiz tek dil, tek bayrak, tek vatan, tek devlet, bunlardan vazgeçemeyiz. Hiç birinden vazgeçemeyiz. Bunu kabul ettikten sonra her şeyle tartışmak mümkün Türkiye?de.
Bu yeni dönemde, bu dönem içerisinde hareket edilir. Yerel yönetimler şuanda çok güçlü.
2023 Zonguldak Üniversiteleri Olan Bir Kent Olmalı
2023?ün Zonguldak?a çok büyük Üniversitesi yahut Üniversiteleri olağan bir kent olmalı. Zonguldak?ın geleceğinin merkez olarak, Üniversite diyorum. Çünkü arazi yapısı itibarıyla bizim bundan istihdam yaratacak maalesef bir alanımız yok.
Türkiye Taş Kömür Kurumunun da 2023 Türkiye?sinin Zonguldak?ı taşıması mümkün değil. Onun üreteceği zenginlik Zonguldak?a yetmez. Bu bakımdan Üniversiteye ağırlık vermek lazım. Birde önemli bir sağlık merkezi haline gelmesi sağlanabilir. Tabii Filyos projesini buradan ayrı düşünmemek lazım. Zonguldak gibi, Çatalağzı gibi, Filyos arasındaki yolun projeleri bitmek üzere.
Zonguldak?ta bir arkadaşımızın, bir gencimizin Filyos?a çalışmaya gitmesi için yarım saate ihtiyacı var. Yarım saatte Filyos?a gider. Zonguldak?la Filyos birleşecek gibi olur.
Filyos Projesi Hayata Geçecek
Teknik olarak bütün işler bitmiş gibi. Sadece çalışmalar tamamlanacak. Onun dışında yer tahsisi edebilecek durumuna geldik. 86 milyon TL. Kamulaştırma var.
Radar kalkıyor, oda çözüldü. Limanın projesi hazır ihaleye çıkabilecek durumda. Haritalar yapıldı. Arkasından planlar yapıldı. Parsel çalışmaları bitti. Buranın tek eksiği yönetimi nasıl olsun? Sanayi bölgesi mi olsun? Yoksa Endüstri bölgesi mi olsun? Ya da özel bir kanun mu çıkarılsın?
Sayın Başbakan sanayi bölgesine çok yakın değil. Endüstri bölgesi olsun diyor. Bu bölgelerin avantajları da var, dezavantajları da var. Avantajı Ankara merkez?de olacak Ticaret sanayi Bakanlığı önderliğinde bu çalışma sürüyor. Endüstri bölgesi için ilgili kurul ve kuruluşlardan her türlü görüşler istendi. Bir iki tane eksiği var. Bu çalışma sürüyor. Onun için masaya koyup birine karar verilecek. Belki kanun çıkarılması gerekirse kanun çıkarılır.
Bizim için önemli olan orada yer tahsisi noktasına gelinmiş olmasıdır. Limanın inşaatını büyük bir ihtimalle Kardemir alacak.
Zonguldak Sağlıklı Kentleşmeye Kavuşmalı
Bundan sonra sağlıklı kentleşmeye bakmamız lazım. Zonguldak çok sıkışık. Bu arazi yapısı Zonguldak?ta yerel hizmetlerin verilmesi çok engelleniyor. Türkiye?nin tek kanalizasyonu olmayan bir yer. Bunlar çok zorluklarla yapılıyor.
Doğalgaz geldi, burnumuzun dibinden geçiyor.
Bir arazi yapısı çok kötü. Doğalgazı yaymak o pahalı. Böyle olduğu içinde kaçak kömürle kış geçiriliyor.
Eren enerji ve Çates?in buharından enerji üretme projesi var. O proje hayata geçerse ısınma sorunu halledilmiş olur.
Onu başarabilirsek doğalgaza ihtiyacımız da kalmaz. Çünkü aşağı- yukarı 31 fiyatına mal olur. Buda gösterir ki çok ucuz bir ısınma olacak.
ÖSYM Başkanı Görevden Ayrılmalı
Önemli kurullardan biri olan ÖSYM artık çok şüpheli bir yer haline geldi. Yani güvensiz bir kurun haline geldi. Bu güvenin mutlaka yeniden tesis edilmesi lazım. Yeniden kuruma kazandırılması lazım. O bakımdan çok iyi niyetli olduğundan emin olmalı.
ÖSYM kurumunu başka bir arkadaşımıza devretmesinde yarar görüyorum. Bunun yapılmış olması şimdiye kadar yapılan hataları telafi edilebilir anlamına gelmez. Ama sisteminde kurumun rahatlamasını temin etmesi bakımından böyle bir görev değişikliğinin çok yararlı olacağını düşünüyorum. Çünkü bu kurumun bundan sonra yapacağı pek çok sınavı olacak. Her sınav sonrası insanın aklında bir acaba kalırsa, o zaman kurum da güvensizlik sağlanması çok olumsuz, negatif etkiler.
Özellikle Üniversiteler arası giriş sınavında sınavı kazanamayan bir öğrenci neden olarak durumun ortaya çıkan eksiklik ve aksaklıklarına referans yaparak kurumun daha da yıpranmasına neden olur. O bakımdan çok vakit geçirmeden böyle bir görev değişikliği yapmakta yarar görüyorum.
Basın Çalışanlarının Yıpranma Hakkı Verilmesi İçin Çaba Harcayacağız
Basın çalışanlarının kaldırılan yıpranma payının tekrar iadesi için, basın da olmak üzere hep birlikte çalışmamız lazım dedi.
Ak Parti Zonguldak Milletvekili ve önceki meclis Başkanımız Köksal Toptan, Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti?nin yeni binasını yönetim, lokal ve terasıyla çok mükemmel olduğunu söyleyerek, Zonguldak?a ve gazetecilere yakışır bir cemiyet olduğunu söyleyerek Cemiyet Başkan ve Yönetim Kurulu üyeleriyle emeği geçenleri tebrik etti.
Ziyarette ZGC Başkanı Derya Akbıyık, Yönetim Kurulu İsmail Çelik, Ayhan Kaya, genel kurul üyeleri Süleyman Şen, Tansel Kardeş, Şafak Gazetesinden Ali Cinal, Halkın Sesinden Cevdet Akgün ve gazeteciler hazır bulundu.
Haber :
ETİKETLER : Yazdır