Yeni Ufuk'un Görüşü

AKP YATAK ODASINA GİRİNCEYE KADAR MHP NEREDEYDİ?
Siyasal olaylarda nedenler sonuçlardan daha önemlidir.
MHP üst düzey yöneticilerini hedef alan cinsel içerikli kaset provokasyonunun nedenini bilmeyen kalmadı gibi bir şey. Amaç, MHP’yi barajın altına düşürüp onun battal oyları ile AKP’nin TBMM’nde üçte ikilik bir çoğunluk sağlaması. Bu yolla ABD güdümlü bir anayasa ile Cumhuriyet Devriminin tasfiye edilmesi. Yerine Amerikancı bir ılımlı İslam rejiminin kurulması..
Aynı zamanda Türkiye’yi bölmeyi amaçlayan bu proje içinde milliyetçilere tabii ki yer yok..
Şu var ki, ABD’de üslenen F-tipi gladyo yatak odasına girinceye kadar MHP neredeydi peki?
Bugün ABD ve Fethullah Gülen’i eleştiren Devlet Bahçeli, o günlerde ABD kökeni F-tipi provokasyonlara dikkati çeken ulusalcı güçlere sırtını dönüyor, tam tersi, Prensilvanya’ya toz kondurmayan açıklamalar bile yapıyordu.
Devlet Bahçeli’nin ABD ile Gülen ve AKP’yi hedef alan eleştirileri yerindedir. Ama, yeterli değildir. Çünkü gladyo, sadece MHP’yi değil, topyekün Kemalist rejimi tasfiye etme peşinde.
 MHP’nin tasfiyesi, bu amaca ulaşmanın bir aracından başka bir şey değil. Tasfiyecilerin bu Makyavelist yaklaşımının yarı çapının da genişlemesi de söz konusu olabilir.
Bu yüzden Bahçeli, olaya geniş açıdan yaklaşmalı; mücadelesini partisinin korunmasıyla sınırlı tutmamalı; mücadelesine Cumhuriyet Rejiminin korunması bakış açısını temel yapmalıdır.

CHP BÖLÜCÜLERE YEM OLMAMALI
ABD’nin Türkiye politikasının ekseninde, Ülkenin bölünmesi ile Cumhuriyet Devriminin tasfiyesi yer alıyor.
ABD bu amaca ulaşmak için her yolu deneyecek; her aracı kullanacaktır.
Kürt likidatörler de aynı yolun yolcusudur. Onlar da ABD gibi Türkiye’yi bölmek için her aracı deneyecekler, kullanacaklardır.
CHP yöneticileri, Doğu ve Güneydoğu’dan bir miktar oy almak için likidaterlerin oyununa gelmemelidir!. Bugün ABD ve AKP’yi karşıya almış gibi görülen Kürt likidatörlerinin, öte yandan Öcalan aracılığı ile devletle pazarlık yaptığı gerçeğini ıskalamamak gerekir.
Kürt ayrılıkçılarının  CHP ile yakınlaşmış gibi görünmeye çalışmaları, aslında ABD ve AKP’ye yönelik bir tehditten başka bir şey değildir. Yarın bu politika tamamen tersine dönebilir.
Kılıçdaroğlu’nun “özerlik” vaadi, her ne kadar Belediyeleri de kapsasa, Kürt likidatörlerinin bununla hiçbir zaman tatmin olamayacakları besbellidir.
CHP bu konuda çok titiz ve uyanık olmak zorundadır.

AKP ZONGULDAK’TA ERİYOR KILIÇDAROĞLU YENİDEN GELMELİ
AKP’nin Zonguldak’ta oy kaybetmesi, aslında doğal bir gelişme.
Çünkü AKP Zonguldak’ı kömür ekseninde bitirdi. AKP’nin Zonguldak’ta uyguladığı özelleştirme politikası, sonuçta istihdam daralmasına, katmadeğer düşüklüğüne ve yoksulluğa yol açtı.
Zonguldak küçülüyor, geriliyor, bir avuç parababasının at oynattığı emek düşmanı bir düzen temeline oturuyor…
Bu düzen değişmelidir!. Muhalefet partilerinin Zonguldak’taki başlıca sloganı, bu olmalıdır!..
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun son seçim gezilerinden birisini Zonguldak’a yapması ve bu ikinci gelişinde net bir kömür politikası açıklaması, AKP’nin üzerine beyaz örtü örtmesini pekiştirecektir.

TEHDİTLER BİZE SÖKMEZ!
Yeni Ufuk’a sahibinin kişiliğinde yöneltilen tehditlerin dozu artmaya başladı.
AKP, cinsel içerikli kasetlerle siyaset yapılan dönemin iktidar partisi olarak tarihe geçecektir. Anlaşılan buna bir de zorbalık garnitürü eklemek istiyorlar.
Yeni Ufuk böyle şeylere pabuç bırakan gazetelerden değildir. Siyasete zorbalık bulaştırmak isteyenler şunu unutmasınlar. Biz de onların peşlerindeyiz! Hiç ummadıkları bir zamanda karşılarına çıkarsak şaşırmasınlar…

HOŞGELDİN USTA
Sina Çıladır usta, kendi deyimiyle, “kefeni yırttı”, yeniden aramızda!..
Günlük yazılarına pazartesi günü başlayacak olan usta’ya geçmiş olsun diyor, bir daha bizi öksüz bırakmamasını diliyoruz…

Haber :